KÖYLÜLER, "ÇİÇEKTEN PARA MI KAZANILIR!" DEDİ, KADIN GİRİŞİMCİ LAVANTA YAĞI ÜRETİMİNE YÖNELDİ
Adana'yı lavanta ile tanıştıran kadın 0. kendi halinde bir ev kadınıydı. Bir gün bir yarışma ile hayatı değişti. Bunun bir kader olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. 0. kaderini kendisi belirleyen güçlü kadınlardan... Kahramanımızın adı Yeliz Tok. bundan iki yıl önce Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 'Tarımda Genç Girişimci Kadınlar Güçleniyor' proje yarışmasında Türkiye birincisi oldu. Projesi sayesinde Adana, lavanta üretimi ile tanıştı. Yeliz Tok'un hikayesinin detaylarına baktığımızda, yarışmadan kazandığı 40 bin TL ödülü direkt yatırıma çevirir ve 5 dönümlük arazide işe başlar. İki yıllık emeğin ardından lavanta üretmeye başlar. İlk zamanlar köydekiler "Madem ekiyorsun, bamya, fasulye ekeydin. En azından para kazanırdın. Çiçekten para mı kazanılır?" diye 'akıl verirken', Yeşim Tok yılmadı, aklındaki iş için çok çalıştı, eğitim aldı, sonunda başardı... Yeşim, bugünlerde ne mi yapıyor? Kozmetik ve ilaç sanayiinde hammadde olarak kullanılan lavanta yağı üretimi için hazırlık yapıyor. Seyhan ilçesine bağlı Kuyumcular köyünde üretim yapan Yeliz Tok, Adana İsmet İnönü Kız Meslek Lisesi Nakış ve El Sanatları Bölümü mezunu. İki çocuk annesi, 36 yaşında genç, girişimci bir kadın. Bir gün ziraat mühendisi kız kardeşinin teşvikiyle Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 'Tarımda Genç Girişimci Kadınlar Güçleniyor' proje yarışmasına katılmaya karar verir. Katıldığı bu yarışma ile de hayatı değişir. Sadece onun mu? Çocuklarının, köyde yaşayan, ekonomik özgürlüğü olmayan diğer kadınların, hatta belki erkeklerin.... Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ve KOSGEB'in hazırladığı 10 günlük eğitim programının ardından projesini hazırlayan Yeliz Tok, Adana ve çevresinden katılan 75 proje arasında birinci seçilir. Daha sonra İzmir'de gerçekleştirilen Türkiye finalinde de birinci olur ve 40 bin liralık ödül kazanır. u20 kilo ürün beklerken 45 kiloluk hasat yaptık" Azimli, çalışkan ve akıllıdır Yeliz Tok... Kazandığı ödülü yatırıma çevirir ve hemen 5 dönümlük arsa üzerinde işe başlar. Burada lavanta üretmeye karar verir. İlk başlarda köylülerden tepki toplar, "Sebze, meyve ekeydin, çiçekten para mı kazanılır" diye... Ama kararlıdır Tok, kimsenin lafına kulak asmaz. Tok, hikayenin kalanını şöyle anlatıyor: "Üretim için lavanta fidanlarını İsparta'dan getirdim. 2017 yılı Ocak ayında ekim yaptım. Ayrıca İsparta'da iyi bir lavanta uzmanından eğitim aldım. Her bitkide biriki tane çiçek görülmesini beklerken, 15-20 çiçek çıktı. Beklediğimizin çok üzerindeydi. Lavanta ilk üç yılda verimi düşük bir bitki. Üçüncü yıldan sonra getirisi yükseliyor. İlk sene 20-25 kilo kadar beklerken, 40-45 kilo kadar ürün hasat ettik."
İlk hasattan elde ettiği ürünü, tarım fuarlarında stant açarak pazarladığını anlatan Yeliz Tok, bundan sonraki döngüde ürün miktarının artmasını beklediğini ve her yıl dört kat artacak potansiyel olduğu değerlendirmesini yaptı. Bu nedenle yağ pazarına girmek istediğini belirten Tok, "Lavanta yağı ve esansı kozmetik, deterjan, ilaç sanayinde kullanılıyor. Bir damıtma sistemine ihtiyaç duyuyordum. Adana'nın KaraisalI ilçesinde kısa süre önce faaliyete başlayan tıbbi ve aromatik bitkiler tesisinde de bu işlemi yapabiliyoruz. Bu durumda yağ çıkarma işlemini bahçemizde yapmamıza gerek kalmayacak, orada yağını çıkartıp, şişeleyebileceğiz. Sadece yağı bile masaj salonlarında, oda kokusu olarak kullanılabiliyor" şeklinde konuştu.
(Kaynak: Dünya Gazetesi)