GÜRSEL FIRAT sahneliyor, 2.6.2018 günü Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde üç şairi:
Nazım Hikmet, 03.06.1963’te Moskova’da, Orhan Kemal, 02.06. 1970, Sofya’da, Ahmed Arif, 02.06.1991, Ankara’da dünyamızdan ayrılmışlardır. Ayrılırken bize şiirlerini, öykülerini, romanlarını, denemelerini bırakmışlardır. Onlardan ders çıkarmalıyız…
Orhan Kemal şairdir, hem de iyi bir şair… Nazım Hikmet’le Bursa Hapishanesi’nde yatmışlardır. Nazım ona, sen öykü yaz, roman yaz diye önerir.
O da öyle yapar.
Çoğu kimse Orhan Kemal’in şairliğini görmezden gelir… Bakınız şu şiire:
“KARIMA MEKTUP/…/ Adana’yı özledim/ O kadar özledim ki/ Turunç ağaçlarının/ Beyaz çiçeklerini/ Hatırlar mısın bilmem/ Kol kola/ Asfalt yolda/ Gezmeye çakardık geceleri/…”
Ben, iyi ki şiiri bırakmış demiyorum… Bırakmasaydı bugün büyük şairler arasında olurdu…
Ama romanda, öyküde de büyük olmuştur o…
Nazım büyük şairdir… Onun da düz yazıları vardır Orhan Selim takma (…) adıyla yazdığı… Şiirleri gibi düz yazıları da halkın yanında yer almıştır…
“… / ben diyorum ki ona/ kül olayım/ Kerem/ gibi/ yana/ yana// ben yanmasam/ sen yanmasan/ biz yanmasak / nasıl / çıkar/ karan/ lıklar/ aydın/ lığa/…”
Ahmed Arif hapislerde “prangalar eskit” miş… halkın şiirini söylemiştir. Her biri akılda kalacak dizeler… Engerekleri, çıyanları ürkütmüştür…
“…. / nasıl severim bir bilsen/ Köroğlu’yu/ Karayılan’ı/ meçhul askeri/ sonra Pir Sultan’ı Bedrettin’i/…/ öyle yıkma kendini/ öyle mahzun öyle garip/ nerede olursan ol/ içerde dışarıda derste sırada/ yürü üstüne üstüne/ tükür yüzüne celladın/…”
Sahnede Gürsel Fırat, Berin Yüzeroğlu, ve bir kız söz ile; Çetin Büyükhisar, Erdal Usta saz ile söz ile seslendiriyor ustaların şiirlerini…
İzleyicilerle bütünleşiyor sahne…
Seyhan Belediyesi Başkanı Zeydan Karalar onayla karşılıyor çalışmaları, tebrikleşiyorlar… İzleyicilerle çekiliyor anı fotoğrafı.