VAHİT ŞAHİN
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ortaş, Çukurova’da buğday ve mısır hasattı sonrası çiftçilerin yanlış bir algı ile yeniden tohum yatağı hazırlamak için topraklarına organik madde kazandıracak olan anızları yakarak toprak işlemeye geçtiklerini söyledi.
Konuyu değişik ortamlarda çiftçilere ve devlet yetkililerine anlattıklarını ifade eden Ortaş, “Görünüşte herkes aynı fikirde ancak sırtınızı döndüğünüzde yine de çiftçilerimizin bir kısmı bildikleri yola anızlarını yakmaktadırlar. Bilimsel olarak anızın bilinenden toprak verimliliği ve canlılığına zararı yanında ayrıca atmosfere salınan CO2 gazı ve diğer ekosistem unsurlarını da yok etmektedir. Yangın doğal olarak bir tek anız yakmıyor aynı zamanda tür ve çeşidini bilmediğimiz birçok canlının da yok olmasına neden olmaktadır. Sorunu bir türlü çözemedik” dedi.
Ortaş, “An itibarı ile balkonunda oturan Adanalılar mısır anızının yanması sonucu oluşan kokuyu şiddetli bir şekilde hissedecektir. Doğa bilinci ve birlikte yaşama isteğinin oluşması için ne yapabiliriz? Biraz farkındalık ve sorumluluk bilinci için fikir jimnastiği gerekiyor. Önerisi ve(ya) farklı düşüncesi olan ve bu konuda farklı bir yol öneren olursa makbule geçer” diye konuştu.
Çevre bilinci açısından bu şekilde doğanın tahribine seyirci kalamayacaklarını ve rıza gösteremeyeceklerini kaydeden Prof. Dr. Ortaş, “Fotoğrafta görülen bir kaplumbağanın yanmış hali üzücü. Unutmayalım bu dünyanın sahibi yalnızca biz insanlar değiliz. Yer yüzeyi bütün canlıların ortak yaşam alnıdır. Buna saygılı olalım” şeklinde konuştu.