Karaisalı eski Kaymakamı Yılmaz Aydoğan,yeni diziye başlarken “5 Temmuz 2016 Kalkışması” gerçekte, iktidardaki siyasi parti yöneticilerinin ve yandaş basının söylediğinden daha vahim ama farklı, başka bir şeydir. Egemenler olayın bir kısmını saklamakla; anlaşılmasını, açığa çıkmasını arzu etmemekteler” dedi.
Aydoğan, “15 Temmuz’u o gece, İstanbul Boğaz Köprüsü’ndeki tankların bulunduğu şeridin karşı şeridinden bakarak; ya da Ankara Anıttepe’deki kamu lojmanlarından Genelkurmay Başkanlığı’nı gözetleyerek anlayamayız” diyerek şu ifadelerde bulundu:
“Dikmen sırtlarındaki bir apartman dairesinin salonundan ya da balkonundan bütün bir Ankara’yı akvaryum gibi seyrederken, şehrin üzerinden alçak uçuş yapan jetleri, Etimesgut’taki Kara Havcılık Okulu’ndan kalkıp inen helikopterleri, şehrin değişik bölgelerinden gelen patlama seslerini ve patlama yansımalarını görebilir ama olup bitene anlamlı bir ad koyamayız.
Bunun için daha uzak bir noktaya çekilmemiz, baktığımız yeri, bakış açımızı değiştirmemiz; sadece bir şehri ve Türkiye’yi değil, bütün Dünya’yı seyredebilecek bir konumdan ve belki de bir uydudan bakabilmemiz gerekir yeryüzüne.
Sağlıklı değerlendirme yapmamız için, bu da yetmez! Dağarcığımızda yeterince tarih, biraz ekonomi, biraz sosyoloji, biraz siyaset bilimi ile “siyasal rejimler ve devlet sistemleri” hakkında bilgi kırıntıları bulunması; sermayenin dünyayı nasıl yönettiğini bilmemiz; ayrıca “sorgulama ve analiz yeteneğimiz” olması gerekir.
Benim gözümde “15 Temmuz Kalkışması, Büyük Ortadoğu Projesi’nde bir yol ayrımıdır”. Önceden planlanmış bir “chapter”, nihai amaca ulaştıracak bir “proje paragrafı” ve o paragrafta yazılanların tatbikatıdır.”
Aydoğan’ın yeni yazı dizinin ilki kendi köşesinde…