Vahit Şahin
Adanalı Ressam Salih Yeşilköy, kendi elbiselerini kendisini diktiğini belirterek, “El dikişi yapıyorum, böyle de ninelerimizin, annelerimizin geleneğini yaşatıyorum. Bir de çok beğeni alınca çok hoşuma gidiyor” dedi.
Açtığı sergilerde basma ve pazenden kumaşlardan diktiği elbiseleri ile dikkatleri üzerine çeken emekli resim öğretmeni Saliha Yeşilköy, “Olgunlaşma Enstitüsü çıkışlıyım. Stilistim, dikiş konusunda bazı moda evlerine görüş bildiriyorum. Kendi elbiselerimi kendim dikerim. Makine olayını sevmiyorum. Naif, minyatür çalışıyorum. Bu da dikişimi etkiliyor. Çok keyif alıyorum. El dikişi yapıyorum, böyle de ninelerimizin, annelerimizin geleneğini yaşatıyorum. Bir de çok beğeni alınca çok hoşuma gidiyor” dedi.
El dikişini özenle yaptığını ve özenle giydiğini ifade den Yeşilköy, takdiri çok alınca bunun da kendisini daha da kamçıladığını söyleyerek, “Modayı takip etmiyorum. Ben kendim zaten bir modayım. Belli bir sitil oluşturdum. Giyimimden beni tanıyorlar, yazın fötr şapka kullanırım” dedi.
Kısa adı GESAM olan Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin Adana Şube Başkanlığı görevini de yürüten Saliha Yeşilköy, ressamlığının yanında şairliği ve yazarlığını bulunduğunu ayrıca şarkı ve türkü söylediğini kaydetti. Yeşilköy, “Şuan matbaaya baskıya verilmek üzere roman deneme, şiirlerim, hikâye ve çocuk masallarım var. 20 çocuk masalım, kendime ait çok duygusal romanım var. Hocalarıma okuttuğum zaman muhakkak bir gözyaşı görüyorum. Hikâyelerim kendi gözlemlerim, çocuk masallarım ise hep eğiticidir. Oyuncağını kıran bir çocuğa o masalımı okuduğum zaman bir daha oyuncağını kırmadıklarını gördüm. Bu da bende bir keyfe yol açıyor. Kendime özgü yemek kitabı yazıyorum. Bunların yanında THM ve TSM ile de uğraşıyorum. THM’de lise döneminde birinciliğim var” şeklinde konuştu.