Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi192
Bugün Toplam1033
Toplam Ziyaret1823723

KARAİSALI ÜZERİNE BİR ŞİİR KLASİĞİ....

Karaisalı, yamaçlarında davar güttüğüm, derelerinde-çaylarında çimdiğim, taşlı-tozlu yollarında “dora” marka lastik ayakkabıyla yürüdüğüm, okula giderken yağmurlarında ıslanıp, bacası tüten ocağında kurulandığım, rüzgârlarında saçlarımı dalgalandırd

        Karaisalı, yamaçlarında davar güttüğüm, derelerinde-çaylarında çimdiğim, taşlı-tozlu yollarında “dora” marka lastik ayakkabıyla yürüdüğüm, okula giderken yağmurlarında ıslanıp, bacası tüten ocağında kurulandığım, rüzgârlarında saçlarımı dalgalandırdığım, karlarında üşüyüp, dağlarında türküler çağırdığım memleketim benim.

        Karaisalı, ilk kez sinemayla tanıştığım, ilk kez lokantaya gittiğim ve tahta masasında yemek yediğim, ilk kez altta atların bağlandığı, ikinci katında insanların kalabalık yataklı odalarında yattığı Menemenci Hanında gecelediğim memleketim. 

        Karaisalı, bakkalından somun ekmek arasına helva koydurup ekmek satın aldığım, çok sevdiğim şeker sucuğunun nasıl yapıldığını bizzat gördüğüm, uzun burunlu kelebek camlı, içinde her türlü tütünün sarılıp içildiği otobüs ile ilk kez Adana şehrine doğru yolculuk yaptığım memleketim.    

        …Ve Karaisalı, yıllar sonra yaşadıklarımdan ilham alarak duygularımı kelimelere döktüğüm ve bugüne kadar benzeri yazılmamış klasik bir şiir yazdığım memleketim... 

        Bu şiirimde, Karaisalı insanının yaşadığı içgöçü, köylerimizin boşalmasını, ekmek parası uğruna koca kentte ne tür işlere giriştiğini, gelip yerleştiği mahallelerde bir tarafıyla köylülüğünü devam ettirirken bir yanıyla şehirle entegrasyon çabalarını ve bu çabaların nasıl bir kültürel ve geleneğe aykırı biçimde şekillendiğini anlatmaya çalıştım. 

        Kısaca Karaisalı insanının şehir ve köy yaşantısını bir madalyonun iki yüzüne aynı anda bakarak bir hikâyeye önsöz yazmaya çalıştım. Birlikte okuyalım: 

 

                        ONLAR VAR* 

                                                      Ersin KOÇAK Beye saygılarımla… 

Gelmişler, Karaisalı’nın çam kokulu köylerinden 

Boztahta’dan, Çorlu’dan, Çömelek’ten. 

Bıyıklarına asarak sarı sıcağını Çukurova’nın 

Mahfesığmaz’da, Barajyolu’nda, Belediyeevleri’nde 

Beton dökerler, duvar örerler, sıva yaparlar 

Terleri karışmıştır çok katlı binaların harcına 

Yapılarda Onlar var! 

 

Gelmişler, Karaisalı’nın murt kokulu köylerinden 

Hacılı’dan, Kırıklı’dan, Körüklü’den. 

Törelerini ve türkülerini yitirip şehrin gürültüsünde 

Eskiyen kimlikleri, büyüyen özlemleri 

Ve hep başkalarını alkışlamak için yaratılan elleriyle 

Yalnızlığı yaşamışlardır kalabalıklar arasında 

Meydanlarda, mitinglerde Onlar var!

  

Gelmişler, Karaisalı’nın dağ kokulu köylerinden 

Barakdağı’ndan, Kaledağı’ndan, Etekli’den. 

Başı pullu yazmalı kızlar, saçı süpürge analar 

Daha okunmamışken sabah ezanı 

Ellerinde peştamal ve testilerle dolarlar römorklara 

Ya pamuk çapalayacaklar, ya salatalık toplayacaklar 

Tarlalarda Onlar var! 

 

Gelmişler, Karaisalı’nın üzüm kokulu köylerinden 

Bekirli’den, Beydemir’den, Başkıf’tan. 

Minibüsler memleketten bir haber getirir diye 

Fatih’de, Yurt’ta, Tellidere’dedir gecekonduları 

Her sabah, bir ıslık gibi dağılırlar şehrin dört bir yanına 

Kimi tablalarda üzüm, kimi at arabasıyla karpuz satar 

Çarşılarda, pazarlarda Onlar var! 

 

Gelmişler, Karaisalı’nın tren kokulu köylerinden 

Kıralan’dan, Kelebek’ten Bucak’tan. 

Bir tren vagonunda Mustafa Kemal’i gören 

Dedelerinin alkışları yankılanır kulaklarında 

Varda Köprüsünde Alman’a ekmek-su vermişliği 

Fransız gâvuruna kurşun sıkmışlığı yazılıdır künyelerinde 

Tarihlerde, destanlarda Onlar var! 

 

Gelmişler, Karaisalı’nın salça kokulu köylerinden 

Sarımehmetli’den, Sadıkali’den, Salbaş’tan. 

Gecen karanlığı, zemherinin ayazı 

Ve tevekkülün en geniş harmanı yüreklerinde 

Bilinir ki, dindarlıkla, yoksullukla yoğrulmuştur hamurları 

Camilerde Onlar var! 

Kahvelerde Onlar var!

 

                                                                  Şubat 1991 

 

*Toros Yörükleri Derneği adına 2007 yılında yayınlanan Öğütleme adlı şiir kitabımdan alıntılanmıştır.

213 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028