“İncinmesin Kıyılarımız” Ruhan Mavruk’un kitabı. Çok nazik bir şairle karşı
karşıyayız. Kitaplarında bile varlıkları incitmekten çekinen bir yazar. “İncinmesin Kıyılarımız” diyor. İnsancıl bir yaklaşım bu. Yayınlanmış, şiir, öykü, deneme kitapları bulunmaktadır.
1956 İstanbul doğumlu. İlk, orta, lise, yüksek okulu burada bitirdi. Özel radyolarda yayıncılık ve yöneticilik yaptı. Dershanelerde İngilizce dersleri verdi. Çeviriler yaptı.
Adana’da yaşamaktadır. İrfan Mavrukların akrabasıdır…
Kitabı açınca bir denize giriyorum. Dalıyorum şiir denizine. Kitabın ilk şiirini okuyorum:
“kimlik- kuytu nehir yataklarından geçer/ kanıma süzülür zehirim/ açılırım bir yangının
saçlarında/ geceye// sevda çeker hep uzaktan/ yıldızlar gül döker eteklerime/ korkulu bir düş ince/…/ kanayan bir kuşağın geçip boydan boya/ o yağmur kuşlarını/ taşımak istiyorum buraya” (s. 8-9)
İçimizde dışımızda, ardımızda önümüzde yaşadığımız yaşamın acılarla dolu olduğunu sızdırırken şair, güzellikleri de sunmaktadır bize.
Doğru olmak, dosdoğru olmak zor bu yaşamda!… Rüzgara göre mi, kişiye göre mi davranacaksın? Yoksa ‘sen’ mi olacaksın bu dünyada? “Sen”, yani “Ben” olmak yaşamda kalma, savaşımızdır bizim…
Kitabın içi şiir dolu, bir şiiri atlayıp geçemiyorum. Şiirler gönül koyacak bana… Hani bir ezgi var “Bu aşk beni öldürecek/ yârdan mı geçsek, candan mı?” Öyle bir şey. Nasıl sel, yıldırım, deprem,kar tipi… bağışlamazsa şiir de öyle…
“artemisi satıyorlardı/ dün karşı sokakta/ ‘bu ne iş pehenelope’ dedim/ ‘ucuz iş abla’ dedi/…/ topal müteahhitle kaçtı diyorlar aslı/ kerem de jigolo olmuş/ yaşlı bir dulun kapısında/…” (s. 11)
Kadrolu olunca kurtulacakmış, hem kendi, hem çoluk çocuğu! Ne yapayım ben ölürsem onlar kurtulsun… Meteliğim yok şu dünyada…
Yaşamak güzel şey beeeee…
“Bu gün hüznü esrittim/ balat’ı gezdim/ açıldı yaprak yaprak gençliğim/…”(s. 21)
Evet gençlik! Gençlik! Yaşamadan gidiyor. Ne çocukluğum kaldı, ne gençliğim; bir kart verdiler yaşlılığımda, eğlen dediler… farıdı her yerim!
“saat üç/ ciğerlerimi yerlere döktü bir şiir/ bir tiryaki nefes gibi soluyorum/ sessizliğimi// gel gidip bir balıkçı kahvesine yaslanalım/ sen saçlarımla oyna eskisi gibi/…”(s. 30) Ciğerlerim de sağlam değil ki, oynayayım saçlarınla, güvenme bana! Yaşamak güzel şey… Ne yapayım Sevgili Mavruk? Kitaba öyle güzel şeyler yazmışsın ki; onlarla bireştim, direştim… Kitabın tümünü anlatacak şiir arıyorum?
“unutma- petrol istiyor führer/…”(s. 32) “sev beni/…” (s. 64) “ölüm ülkesinde/…” (s.77)
“susmuş rüzgâr/…” (s.135) “kadınım/…” (s. 148)
En iyisi siz alınız kitabı okuyunuz…
(…)
Dip not:
Ruhan Mavruk, incinmesin kıyılarımız, 156 s.; 1. baskı 2019, Adana
17.03.2020, Adana