Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi192
Bugün Toplam1121
Toplam Ziyaret1823811

Bugün 1 Nisan Kuvayı Milliye Anma Günü

Bir zamanlar ilçede görkemli törenlerin düzenlendiği günü anmak için Yazarımız Oğuz Adem Selçuk’un 1 Nisan 2014 tarihinde kaleme aldığı yazısını tekrar yayınlıyoruz

  

KARAİSALI BÖLGESİNDE KUVAYI MİLLİYE

01/04/2014

 

 Mondros Ateşkes Antlaşmasının bazı maddelerini gerekçe  gösteren Fransızlar, 17 Aralık 1918’den sonra Mersin’den karaya çıktılar. 19 Aralıkta Adana’yı işgal ettiler.

 İşgalcilerin çoğu Ermeni asıllı Fransız Birlikleriydi. Fransız üniformalı Ermeniler, yerli Ermenilerle birlikte Adana’nın, Mersin’in ve Tarsus’un Türk halkına zulüm etmeye, halkın ırz ve namusuna saldırılarda bulunmaya, ev ve dükkânları yağmalaya başladılar. Karşı çıkanları öldürmeye, yakaladıkları insanları sorgulama bahanesiyle götürüp yok etmeye başladılar.

 Çukurova halkı korku içindeydi. Tedirgindi. Kimin nerede, nasıl ve niçin öldürüleceği bilinmiyordu. Bu durumu bizzat Mustafa Kemal Paşaya anlatmak, Ermeni ve Fransız zulmünü dile getirmek için üç kişilik bir Heyet, Sivas’ta bulunan Mustafa Kemal Paşanın huzuruna gittiler. Paşadan bölgeye el atmasını istediler. Bir gün sonra Binbaşı Kemal Bey, Kozanoğlu Doğan adıyla Kilikya Kuvayı Milliye Komutanlığına; Yüzbaşı Osman Beyi de Aydınoğlu Tufan adıyla yardımcılığına tayin etti. Şu emri verdi : “ Karaisalı Merkez olmak üzere Kuvayı Milliye teşkilatı kurulacak, Karaisalı’da toplanacak kuvvetler ile Fransızlar Adana’dan kovulacak...” 

 Bu teşkilatı, asıl adı Ali Ratip, takma adı Tekelioğlu Sinan olan Jandarma Yüzbaşısı kurup yönetecekti.

 Niğde’de hazırlıklarını tamamlayan Tekelioğlu Sinan Bey, 24 Mart 1920’de Fransızların kontrolündeki Cevizli Karakolunu bastı ve buradaki Türk jandarmaları Kamışlı’ya getirdi. Halk sevinç içindeydi. Kamışlı Karakolu teslim alındı. 

28 Mart 1920’de Karanfil Dağı aşılarak Sofulu Köyüne gelindi. Tekelioğlu Sinan Beyin yanında bir müfreze asker bulunuyordu. 30 Mart 1920 günü Milli Kuvvetler Müfrezesi, Karsantı’ya geldi. Halkın sevgi gösterisiyle karşılandılar. 

Sabah, tanyerinin ağarmasıyla birlikte Karaisalı’ya doğru yola çıktılar. Geceyi, bugünkü adı Etekli olan Sahil Yağıbasanı Köyünün Karmış ve Küp Obalarındaki (mezra) evlerde gruplar halinde misafir olarak geçirdiler. Sabah çok erkenden yine yola çıkıldı. Merkez Boztahta, Hacılı, Urumkuş köyleri üzerinden Aktaş Köyüne gelindi. Fransızlara bilgi sunulmasını önlemek için keşif kolu çıkarıldı, telgraf ve telefon hatları kesildi.

 Milli Kuvvetler Müfrezesi, yol güzergâhındaki köylerden yapılan katılımlarla bir alay kadar kalabalıklaştı. Önde ellerinde Türk bayrağı ile beş atlı, Üçürge suyunu geçerek Karaisalı Kasabasına girerken, arkasından

Tekelioğlu Sinan Bey ve yanındakiler, halkın coşkun sevgi gösterileriyle Karaisalı kasabasına girdiler. 

1 Nisan 1920 günü. Vakit, ikindi vaktiydi.

 Çukurova’nın işgali süresince Karaisalı’ya Fransız askeri hiç girmemiştir. Ancak halk, Ermeni eşkıyalarının zulmüne uğramıştır. 

 Karaisalı’da Kuvayı Milliye Teşkilatının kurulması ile düşmanın bütün Çukurova’dan kovulması için uzun ve yorucu bir mücadele başlamış oldu. Vatanın kurtarılması için silaha sarılmaya sabırsızlanan mücahitlere Jandarma deposundaki tüf ekler dağıtıldı. Fransızların Demiryolundan yararlanarak Pozantı’daki işgalci askerlerine yardım göndermelerini önlemek amacıyla 2 Nisan 1920’de Yaramış Köprüsü tahrip edildi. 3 Nisanda Hacıkırı’ndaki Fransız Karakolu Kuvayı Milliye tarafından kuşatıldı. Fransız Komutanı “Teslim ol!” teklifini reddedince süresiz ateşe başlandı. 6 Nisanda Hacıkırı karakolu teslim alındı. 7 Nisanda Kuşçular köyü, 10 Nisan sabahı da bir hücum yapılarak Belemedik, Fransızlardan kurtarıldı. Arkasından Kavaklıhan teslim alındı. 

Böylece Fransızların Pozantı ile bağlantısı kesildi.

Belemediğin kurtarılmasından sonra Kuvayı Milliye güçlerince Pozantı kuşatıldı. İşgal Komutanı teslim olmayınca muhasara darıltıldı, hücuma geçildi. Fransız Komutan Binbaşı Menil,25 Mayıs 1920 gecesi Pozantı’yı terk ederek, uçaktan atılan emir gereğince Tekir üzerinden Gözne’ye ulaşmak, oradan Mersin’e inmek üzere yürüyüşe geçti. 27–28 Mayıs günleri, yürüyüşüne devam etti. 

Karboğazına varınca 44 kişilik Kuvayı Milliye gücünün hücumuna uğradı. Teslim olmak zorunda kaldı. 

 Pozantı’nın Kurtuluşu ve Fransız Kumandan Binbaşı Menil’in kuvvetleri ile birlikte teslim alınmasından sonra Karaisalı ve Pozantı yöresindeki Kuvayı Milliye güçleri, yeni takviyeleriyle birlikte silahlarının namlularını Adana yönüne çevirdiler. Sıra Adana’nın kuşatılmasına ve kurtarılmasına gelmişti. Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve takip eden aylarda şehrin kuzey kesiminde, Kurttepe’de, Karahan’da, Fadıl Köyü civarında sürdürülen şiddetli çarpışmalarda bulunuldu. Fransızlar, şehrin kuzeyini tutmuş olan Kuvayı Milliye güçlerine saldırarak Karahan köyüne kadar ilerlediler. 

Tekelioğlu Sinan Bey, taktik gereği Karargâhını Karahan köyünden Yılancılar köyü tepesine taşıdı. Burada Karaisalı’nın ileri gelenlerinden Menemenci Adil Bey, İbo Osman Ağa, Kırıklılı Süleyman Beylerle bir toplantı düzenleyip, durum değerlendirmesi yaptılar. Menemenci Adil Beyin Karaisalı’dan getirdiği Fedai Grubu ile Polatlı Emin Ağa ve İncirgediği köyünden Derviş ağanın müfrezeleri birleştirilerek tekrar Karahan’a gidildi ve cephe tutuldu. Fadıl’dan, Karahan’dan, Kurttepe’den burularda bulunan irili-ufaklı yüzlerce tepelerden “Allah! Allah!” sesleriyle yapılan taarruzlarla hücuma geçildi. Fransızlar, oluşturdukları savunma hatlarında tutunamayarak geri çekilmeye başladılar.

 İşte böylece “Allah! Allah!” nidalarıyla başlayan ve sonu gelmeyen fedakârlık dolu saldırılarla düşmanın Adana’ya çekilmesi ve şehri boşaltması süresi başlamış oldu.

 

377 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957