Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, 15 Temmuz'u eleştirerek, "Güzel yalanlar bizi mutlu edebilir ama bizi ileriye götürecek olan, ülkemizin bir daha böyle yanlışlara düşmeme noktasında acı gerçeklerin bize bir öğretmen olabilmesi elbette ki mümkündür" dedi.
Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, "Mücadelenin asıl amacı da hakkı ve adaleti inşa etmek olmalıdır" dedi.
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin 4. yıl dönümünün geride kaldığını, ülkenin birlik ve beraberliğine karşı düzenlenen darbe kalkışmasını lanetlediğini ifade eden Abdulkadir Karaduman, o gün ülkenin birlik ve beraberliği için hangi siyasi partiye mensup olursa olsun, bağımsızlık için bedel ödeyen tüm kahramanları selamladığını ifade etti.
15 Temmuz'a giden yolda yapılan yanlışların görülmediği sürece yapılan törenlerin hiçbir öneminin olmayacağını belirten Karaduman, şunları kaydetti:
"Güzel yalanlar bizi mutlu edebilir ama bizi ileriye götürecek olan, ülkemizin bir daha böyle yanlışlara düşmeme noktasında acı gerçeklerin bize bir öğretmen olabilmesi elbette ki mümkündür. Dolayısıyla 15 Temmuz konuşulacaksa o sürece giden yanlışların, hataların mutlaka görülmesi ve bunların bir daha tekrarlanmaması için gereken derslerin alınması önemli bir husustur. 12 Eylül'den 12 Mart'a, 27 Mayıs'tan 28 Şubat'a ve nihayetinde 15 Temmuz'a varan bütün darbelerin nihayi hedefi haksızlık ve adaletsizliği inşa etmektir. Dolayısıyla her darbe aslında haksızlığı ve adaletsizliği inşa etmek üzere kodlanmışken darbelerle mücadelenin asıl amacı da hakkı ve adaleti inşa etmek olmalıdır."
Karaduman, gelinen noktada FETÖ ile mücadele kapsamında hakkın ve adaletin inşa edilmediğini, yeni haksızlıkların doğduğunu öne sürdü.
15 Temmuz'un 4. yılında FETÖ ile mücadelenin, iktidar karşıtlarının susturulduğu bir zemin üzerine inşa edildiğini iddia eden Karaduman, şöyle devam etti:
"Bugün özellikle FETÖ ile mücadele yeni haksızlıkları doğurmuştur. OHAL sürecinde çıkarılan KHK ile beraber işinden ihraç edilen, beraat ve takipsizlik almış olmasına rağmen hala insanlar işlerine döndürülmüyorsa bu 15 Temmuz gecesi bütün insanlarımızın ortaya koymuş olduğu mücadeleye elbette ki ihanet etmek olacaktır. Dolayısıyla o yanlışın karşısına başka bir yanlışın inşa edilmesine Saadet Partisi olarak asla razı olmadığımızı ifade etmek isterim. Cumhurbaşkanının ifadesiyle 'tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet' olarak tanımlanan bu yapıyla mücadele sadece ibadet kesimini oluşturanlara yönelik bir şekilde yürüyorsa ve bedel ibadet kısmını oluşturanlara ödettiriliyorsa bu 15 Temmuz'un ruhuna en açık ifadeyle ihanet etmek olacaktır."