MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Ayasofya’daki Cuma hutbesindeki sözlerinin bağlamından koparıldığını öne sürerek “Atatürk'e hakaret ve hıyanet, vatan hainliğidir” dedi.
Bahçeli açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“- 24 Temmuz 2020 tarihinde kılınan Cuma Namazıyla kilitleri kırılan, kapıları açılan Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif'in inananlarla buluşmasını hazmedemeyen iç ve dış odakların varlığı hem düşündürücü hem de düzeysizliğin açık kanıtıdır.
- Yeminli Türk ve İslam düşmanları mimarı oldukları karanlık kampanyayı devamlı ileriye taşımaktadır.
- 24 Temmuz günü Yunanistan'da matem havasının hakim olması tam bir akıl ve izan tutulmasıdır.
- Selanik'te Türk bayrağını alçakça ateşe verecek kadar gözlerini kan ve nefret bürümüş olan Yunan Faşistlerinin sıradan Bizans artıklarından başka bir özellikleri olmadığı da bizim nazarımızda açık bir gerçektir.
- Diyanet İşleri Başkanı'nın Cuma Hutbesi esnasında Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif'in minberinde yaptığı değerlendirmeleri bağlamından koparıp Atatürk'e lanet şeklinde tavzih ve tevil edenler bu ülkeye en büyük kötülük yapan sorumsuzlardır.
- Türkiye Cumhuriyeti'nin banisi, ilk Cumhurbaşkanımız, istiklal mücadelemizin Lideri ve Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e, bu topraklarda lanet okuyacak bir hayasız ve hamiyetsiz henüz anasından doğmamıştır.
- Atatürk'e hakaret ve hıyanet vatan hainliğidir.
- Atatürk'e lanet okunduğu yalanıyla imal ve inşa edilen kutuplaşma zalim bir bölücülüktür, Türkiye'yi uçuruma çekmenin zehirli hazırlığıdır.
- Şayet Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif'ten ezanlar yükselip tevhid inancımızın sancağı dalgalanıyorsa bunun şeref payesi hem Fatih Sultan Mehmet Han hem de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tedir. Osmanlı İmparatorluğu ile Türkiye Cumhuriyeti birbirinin zıttı, tarihin iki ayrı devlet modeli, birbirine yabancı iki egemenlik anıtı değildir, olamayacaktır.
- Fatih neyse Atatürk odur.
- II. Abdülhamid Han nasıl değerliyse Atatürk de bir o kadar değerlidir.
- Hilafet tartışmalarını böylesi nazik bir ortamda kızıştıranlar ise Türkiye Cumhuriyeti'ne büyük bir bühtan içindedir. Bu mesele kapanmış, tartışmaların üzeri küllenmiştir. Yeniden hilafet demek yeni bir cepheleşme, önü arkası kestirilemeyen iç kargaşa demektir."