Hüseyin Karapınar, “Bence her insanın hobisi olmalı, ama ne olursa olsun, yontma benim için bir tutku, yaşamımın bir parçası oldu. Çünkü yontma yaparken müthiş mutlu oluyorum, tam bir terapi uyguluyorum kendime. Elimdeki iş devam ederken bir an önce bitsin, yenisine başlayayım diye sabırsızlanıyorum. İyi ki yontma yapıyorum.”
Vahit Şahin
Adana’da matbaacılık mesleğini sürdüren Hüseyin Karapınar, mesleğinin dışında arta kalan zamanlarını ahşap oyma yaparak, hem hobisini geliştiriyor hem de sanata katkı sağlıyor.
Adana doğumlu olduğunu ve Adana’da yaşadığını ifade eden Hüseyin Karapınar, “Mesleğim matbaacılık, halen mesleğimi yapmaktayım. Hobi olarak ahşap oymacılığını 1980li yıllardan beri yapmaktayım, ilk olarak maket bıçağıyla küçük küçük kuşkanatları, küçük atlar, kartal heykelcik yontarak başladım, bunları yontmak çok hoşuma gitti. Daha sonraları alet edevat çoğalmaya başladı. Tabi ki işlerin boyutları da büyümeye başladı. 40-50 cm.lik heykelcikler, 35x50 cm.lik rölyef tablolar yapmaya başladım, halen de devam etmekteyim. Yaklaşık 35 senedir amatörce heykelcikler ve rölyef tablolar yapmaktayım, bu iş içinde evimin bir odasını kullanmaktayım” dedi.
Genelde çalışmalarını beğendiği bir resmi veya fotoğrafı kopyalayarak yaptığını söyleyen Karapınar şunları kaydetti:
“Bu heykelcik de olabiliyor, rölyef de ama mutlaka hareketli olması gerekiyor. Mesela at çalışmayı çok seviyorum ama duran bir at hiç çalışmadım, ya şaha kalkmış, ya da dörtnala olacak. Dala konmuş bir kartal yapmadım, kavga eden kartallar yaptım, mesela şu anda 50x30x10 cm. ebadında “Kaplan Dövüşü” heykelciği yapıyorum, yani eserlerimde illaki bir hareket olacak” dedi.
“Esinlendiğim resmi, fotoğrafı yontmaya başlamadan önce, günlerce incelerim, ölçümler yaparım, daha sonra çizimini yapıp yontmaya başlarım ve asıl iş ondan sonra başlarım” diyen Karapınar, “Bence her insanın hobisi olmalı, ama ne olursa olsun, yontma benim için bir tutku, yaşamımın bir parçası oldu. Çünkü yontma yaparken müthiş mutlu oluyorum, tam bir terapi uyguluyorum kendime. Elimdeki iş devam ederken bir an önce bitsin, yenisine başlayayım diye sabırsızlanıyorum. İyi ki yontma yapıyorum” şeklinde konuştu.
ısı Hüseyin Karapınar, “Esinlendiğim resmi, fotoğrafı yontmaya başlamadan önce, günlerce incelerim, ölçümler yaparım, daha sonra çizimini yapıp yontmaya başlarım ve asıl iş ondan sonra başlarım”
Genelde çalışmalarını beğendiği bir resmi veya fotoğrafı kopyalayarak yaptığını söyleyen Hüseyin Karapınar, “Bu heykelcik de olabiliyor, rölyef de ama mutlaka hareketli olması gerekiyor. Mesela at çalışmayı çok seviyorum ama duran bir at hiç çalışmadım, ya şaha kalkmış, ya da dörtnala olacak. Dala konmuş bir kartal yapmadım, kavga eden kartallar yaptım, mesela şu anda 50x30x10 cm. ebadında “Kaplan Dövüşü” heykelciği yapıyorum, yani eserlerimde illaki bir hareket olacak” dedi.