Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi189
Bugün Toplam1039
Toplam Ziyaret1823729

"POZANTI’NIN İL MERKEZİ OLMASI KARAİSALILILARI PEK ÇOK ÜZDÜ"

Bölge Gazetesi Yazarı Nurettin Çelmeoğlu,bugünkü köşe yazısındaKaraisalı'dan bahsetti.Çelmeoğlu'nun tarihe geçen olaya ilişkin yazısını mutlaka okuyunuz.

"POZANTI’NIN İL MERKEZİ OLMASI KARAİSALILILARI PEK ÇOK ÜZDÜ"

Mustafa Kemal Paşa Pozantı Kongresi ile ilgili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde gerçekleştirilen Gizli Oturumda şöyle söylüyordu:

“Şimdilik Pozantı’yı Adana’ya Merkez olmak üzere kurmaya lüzum gördüm. Mersin Livası oluştu. (…) Karaisalı kazası diye halk kendi kendine idare etmeye başlamıştır. Mersin ve Tarsus kazalarını doğrudan doğruya merkezi vilayetle irtibatlandırdık ve oralarda vekaleten görev yapmakta olan kişileri vekil olmak üzere tayin ettik ve hükümet için gerekli tedbirleri aldık. Onlar da derhal göreve başladılar.”

KARAİSALI’DAN BEYBABA KRİZİ

Karaisalı o güne dek, resmen olmasa bile fiilen mücadele merkezi konumundaydı ve bu durum kasaba halkının gururu olmuştu. Kurtuluş Savaşının ilk organize çalışmaları burada yapılmış, istihbarat merkezi de burada kurulmuştu. Cephelere hiç de küçümsenmeyecek lojistik destek de sağlıyordu Karaisalı halkı.

Pozantı Kongresi kararlarıyla bazı Karaisalılar gurur meselesi yaptı ve ikilik krizi ortaya çıktı. İkiliğin körükleyicisi ise Kaymakan Sadettin Beydi (Beybaba). Sadettin Bey, vilayet merkezi olarak Pozantı’nın kabulünden daha çok mücadele yönetim yetkisinin ellerinden alınmasını kabullenemiyordu. Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Karaisalı’dan Pozantı’ya taşınması ve yönetimin yeniden seçilmesi ise çıldırtan neden olmuştu.

BEYBABA İSİMLİ MACERAPEREST

Adı Sadettin’di. Karadağ’da, 1881 yılında doğmuştu. Çok genç yaşta Jön Türklere katılmak üzere Selanik’e gelmiş ve zekâsı ile dikkatleri çekmişti. Çok geçmeden verilen gizli Görevle Bulgaristan’ın sınır yakınlarında küçük bir kasabaya yerleşti. Burada kendini Bulgar papazı olarak tanıtmış ve öyle de kabul edilmişti. Birkaç ay sonra Bulgar ve papaz olmadığına ilişkin kuşkular duyulunca tekrar Türkiye’ye kaçtı. İttihat ve Terakkiciler tarafından Bağdat Polis Müdürlüğüne tayin edildi. Burada, nereye giderse gitsin yanından asla ayırmadığı köpeği ile göze batıyordu. Ne var ki, Bağdatlıların kutsal saydığı bir yatırı köpek kirletince adeta küçük kıyamet koptu. Sadettin Bey canını zor kurtararak İstanbul’a döndü.

Kurtuluş Savaşı başlarında yine gizli görevle geldiği Karaisalı’da Ulusal Savunmacılara katılarak önemli hizmetler sergiledi. Halk tarafından sevilmişti. Kısa bir süre sonra “Beybaba” olarak anılmaya başlandı. Gerek mücadeleye yaptığı katkılar ve gerekse halkın gösterdiği sevgi-saygı üzerine Karaisalı Kaymakamlığına getirildi.

Sonraki yıllarda Morova soyadını alan Beybaba’ya Atatürk tarafından Pos Ormanları’nın işletmeciliği verildi. Ancak bu işte başarılı olamadı ve sıkıntılı bir yaşam sürerken yeniden takma adla Ankara ve Eskişehir’de MİT adına görevlerde bulundu. 1958’de alınan meclis kararıyla da ömür boyu aylık olanağına kavuştu. 1963 yılında vefat eden Beybaba, Karaisalı’da, günümüze dek unutulmamış olup yaşlılar tarafından pek sık anılmaktadır.

SERT MUHTIRA

Beybaba’nın tahrikleri üzerine Karaisalı halkı, uzun süren manevi üstünlüğün Pozantı bucağına geçmesini kabullenemedi. Bu yerel kıskançlık olayı Karaisalı’yı neredeyse Kuvvâ-yı Milliye’ye düşman hale getirmişti . Karaisalılılar tekrar Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Merkez Heyeti’nin kurulması ve 41. Tümen Komutanı Mehmet Hayri Bey’e 12 Ağustos günü muhtıra verdiler.

Özetle, “Pozantı’dan ayrı çalışmak isteriz, Cephemizdeki Karasalılı olmayan erler çekilsin, Malatya’dan getirilmiş bulunan 4000 silah Adana, Tarsus ve Karaisalı’ya eşit sayıda dağıtılsın, Karaisalı’da bir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurulsun, savaş sona erinceye kadar Karaisalı ilçesinin gelirlerinden her ne şekilde olursa olsun başka yere para harcanmasın, Karaisalı halkından hiçbir şekilde yardım talep edilmesin…” gibi 12 maddeden oluşan bu muhtıra cephe gerisinde durumun hiç iyi gitmediğini bir ikilik oluştuğunu açıkca gösteriyordu.

Tümen Komutanı Mehmet Hayri Bey’e verilen bu muhtıra vilayet teşkilatını ayağa kaldırdı. Ortalığı karıştıran ve ikiliğin başı olan Kaymakam Saadettin (Beybaba) Bey görevinden alındı . Yerine de vekaleten Hasan (Akıncı) Bey getirildi . Daha sonra asıl kaymakam Süvari Yarbayı Ahmet Hamdi Bey gelinceye kadar da Mektupçu Süleyman (Çelik) Bey vekalet etmişti. Ardından, Karaisalıların Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurmak istemleri kabul edilerek Menemencioğlu Adil Bey başkanlığa getirildi. Ne var ki bu olumsuzluklar cephelerde de kendini gösteriyor, mücadeleler başarısızlıkla sonuçlanıyordu. Gelen kötü haberler diğer cephelerde ve yönetim merkezinde de kuşkusuz moral kırıcı oluyordu.

ÇARŞAMBA’YA: GAZİ PAŞA KRİZİ ÖĞRENİYOR

275 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028