Karaisalı yeni üniversite için kapılarını sonuna kadar açar. Başka yet aramaya gerek yok Gök, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlediği basın toplantısında, kente
ikinci bir üniversitenin kurulmuş olmasının Adana ve çevresinde yaşayan herkesi
sevindirdiğini ancak, yeni bir üniversitenin kurulma ve gelişmesinin, mevcut bir
üniversitenin uzun yıllar oluşturduğu akademik değerlerin, bilimsel ürünlerin
yok edilmesi esasına oturtulmaya çalışılmakta olduğunu iddia
etti.
Üniversitenin kurulması için yer seçiminin yanlış olduğunu öne
süren Gök, ''Kurulduğu yıllardan beri üzerinde bilimsel araştırmaların yapıldığı
ve bu kaynaklar yaşadığı sürece de araştırmaların devam edeceği, sadece ÇÜ'nün
değil, ülkemizin de milli serveti haline gelmiş, hem de birinci sınıf tarım
toprakları üzerinde bulunan alan, bu değeri 40 yıldır oluşturmaya çalışan ÇÜ'ye
sorulmadan, üzerindeki 40 yıllık akademik değerlere bakılmadan yeni kurulan
Bilim ve Teknoloji Üniversitesi için yer olarak belirlenmiştir. Söz konusu alan
Narenciye Araştırma ve Gen Bahçesi'dir'' diye konuştu.
Gök, bilimsel
olarak kendini kanıtlamış ÇÜ'ye bu konuda haksızlık yapıldığını ifade ederek,
şunları kaydetti:
''Yeni üniversite için talep edilen yerdeki araştırma
ve gen kaynaklarının yeni üniversite kurulduktan sonra korunacağı beyanları
aldatıcıdır. Eğer bu beyanlarda samimi olunsa, üzerinde Araştırma-Gen
bahçelerinin de bulunduğu toplam bin 700 dekar alan talep edilip de bunun sadece
yüzde 3'ünün, yüzde 5'inin kullanılacağı söylenmez. Bu beyanlarda samimi olunsa,
bir köşeden üzerinde Araştırma ve gen bahçelerinin yer almadığı bir alandan bu
yüzde 3'ün, yüzde 5'in karşılığı olan sadece 50 dekar - 100 dekar yer talep
edilir. Bu beyanlarda samimi olunsa, Organize Sanayiye yakın alanda otoyol
kenarında yeni üniversite yeri olarak önerilen alana 'evet' denir. Bu beyanlarda
samimi olunsa, Karaisalı yönünde, Adana'nın batı çıkışı istikametinde, Çatalan
Barajı yönünde, Sarıçam çevrelerinde alternatif olabilecek alanlara 'evet'
denir. Israrla da hazine yeri diye tutturulmaz. Kamu yatırımları için hazine
yeri olma özelliği bir öncelikli kriter ise ülkemizdeki hazine yeri 1., 2. sınıf
tüm tarım alanlarının kaderi bundan sonra hep aynı mı olacak-
Bilime,
bilim insanına saygısı olmayanlara, bunca yıldır yapılmış çalışmaları, yapılmış
hizmetleri hiçe sayanlara, yeni üniversite yeri için inandığı doğruları
söyleyenleri bu kadar hırpalamaya çalışanlara söyleyecek fazlaca sözümüz yok.
Henüz geç olmadan, kırk yılda oluşturulmuş akademik değerler ve on binlerce
yılda oluşmuş 1. sınıf tarım topraklarını yok etmeden hep beraber yeni
üniversitelere 'Evet', ülke değerlerinin yok edilmesine 'hayır'
diyelim.''
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şahin Yeter ise
Ziraat Fakültesi öğrencilerinin ziraat mühendisi olabilmeleri için uygulamalı
eğitim almaları, bitkiyi toprağı, elmayı, portakalı tanımaları gerektiğini,
öğrencilerin de budamayı, aşılamayı ilacı ve ilaçlamayı bu alanlarda
öğrendiklerini söyledi.
''Narenciye bahçesini yok ederseniz veya başka
bir amaca tahsis ederseniz Adana'da Ziraat Fakültesi öğrencisi nerede uygulama
yapacak- Nerede staj yapacak-'' diyen Yeter, ''Bilim ve Teknoloji
Üniversitesi'nin istemiş olduğu bu alanlar Adana'nın en verimli birinci sınıf
tarım topraklarının olduğu alanlardır. Bu topraklara ihtiyacımız var. Ülkenin
Adananın geleceği için bu toprakları koruması gerekenler aksine yok etmeye
çalışmaktadırlar. Yöneticilerin görevi bu şehri önceden hazırlanmış plan ve
projeleri ile ve ilgili bilim ve sivil toplumun görüşleri alınarak geleceğe
hazırlamaktır. Ne gariptir ki günü kurtarmaya yönelik ve sadece bu günlük
politikalarla şehri yönetenler, yanlışlıklarını söyleyenleri ve karşı çıkanları
suçlamakta, yatırımları engellemekle itham etmektedirler'' diye konuştu.
|