Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek, faturalara ‘Çevre Temizlik Vergisi’ olarak yansıtılan bir bedelin, ‘Katı Atık Yönetim Sistemi Bedeli’ adı altında ikinci kez tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu söyledi. Erbek, ‘çifte vergilendirme’ gibi bir durumun söz konusu olamayacağını ve konuyu yargıya taşıyacaklarını belirterek, vatandaşlara da ‘demokratik tepkinizi dile getirin’ çağrısında bulundu.
Su faturalarına yansıtılan; ‘Katı Atık Yönetim Sistemi Bedeli’ tüketicilerin tepkisine neden olurken, Adana Barosu konuyu yargıya taşımaya hazırlanıyor. Türkiye genelinde olduğu gibi Adana’da da faturalara yansıtılan bedel ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek, yaşananları; ‘vicdansızlık’ olarak yorumladı ve söz konusu uygulamanın da asla kabul edilemeyeceğini belirtti.
“UYGULAMANIN HİÇBİR HUKUKİ DAYANAĞI YOK”
Erbek, “Belediyenin bu uygulamasının doğal bir sonucu olarak vatandaş, iki defa vergi ödemek zorunda kalıyor. Çevre Temizlik Vergisi (ÇTV) ödeyen vatandaş, yeni yönetmelik ile birlikte ‘Katı Atık Yönetim Sistemi’ adı altında ek ödeme daha yapıyor ve üstelik bunu KDV ise ile ödüyor. Vatandaş ne yaptı ki, bunun KDV’sini istiyorsunuz? ÇTV ile alınan bir ücretin, yeniden ücretlendirmeye tabi tutmak, hukuk anlayışı ile bağdaşmaz. Bunun hiçbir hukuki dayanağı yok. Belediyeler bu kararı alırken daha geniş düşünmeli, tüketicilerin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal koşulları da göz önüne almalı” dedi.
“YÖNETMELİK BELEDİYELERİ TAHSİLATTA ZORUNLU KILMIYOR”
Su faturalarına yansıtılan bedelin hukuki olmadığı ve buna karşı olduklarını kaydeden Erbek, yönetmeliğin söz konusu ücreti tahsil etmeleri noktasında belediyeleri zorunlu kılmadığının altını çizerek, yönetmelikte yer alan geçici birinci maddeye dikkat çekti. Bu maddeye göre belediyelerin bir yıllık zaman diliminde yönetmeliğe uyum sağlamak zorunda olduğu vurgulandığını dile getiren Erbek, “Belediyeler, katı atığın dönüşümü ile ilgili tesis kurmalı veya kurmak için projelerini yapmalı. Adana’daki merkez ilçe belediyelerinin böyle bir katı atık tesisi kurma ya da bu konuda herhangi bir proje hazırlığı içinde oldukları da kamuoyuna yansımadı. Ortada böyle bir çalışma yokken faturalara böylesi bir bedel yansıtılması doğru değil. Deli Dumrul gibi köprüden geçenden de geçmeyenden de ücret alınması anlayışı artık geride kaldı” ifadesini kullandı.
“KONUYU YARGIYA TAŞIYACAĞIZ VATANDAŞLAR DA BASKI KURMALI”
Küçük gibi görünen, ancak ilkesel anlamda hukuka aykırı olan ücretin alınmaması için belediye meclislerinin yeniden toplanıp, bu kararı geri almaları beklentisi içinde olduklarını dile getiren Aziz Erbek, aksi takdirde kararın iptaline yönelik konuyu yargıya taşıyacakları uyarısında bulundu. Erbek, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “Vatandaşımız da demokratik yollarla belediye meclislerinin bu kararı geri alabilmesi noktasında baskı oluşturmalı ve demokratik tepki hakkını kullanmalı. Bu hakkı kullanırsa, önümüzdeki süreçte de hukuki dayanağı olmayan veya somut anlamda karşılığı bulunmayan ücretleri talep edemezler. Biz özellikle bu uygulamayı; ‘çifte vergilendirme’ olarak kabul ettiğimiz ve ortada böylesi bir tesis olmadığı için belediye meclislerinin kararını geri almalarını bekliyoruz.”
“HERKESİN ÇÖPÜ OLUR AMA HERKESİN KATI ATIĞI OLMAZ”
“Herkes katı atık üretmez” ifadesini kullanan Erbek, konuşmasının devamında da şu görüşleri dile getirdi: “Herkesin çöpü olur ve ÇTV de bunun için alınıyor ama herkesin katı atığı olmaz. Katı atık, bir üretimin sonucudur. Örneğin; bir işletme meyve suyu üretir. Meyvenin posasından oluşan atığın bertaraf edilmesi gerekir ve bu noktada böylesi bir bedel alınabilir. Ancak evindeki olağan çöp kutusunu doldurmaktan başka bir atığı olmayan hanehalkının böylesi bir ücret ödemesi yönetmelikte yok. Eğer varsa çıkıp bunu kamuoyuna açıklasınlar. Katı atık başka şey, çöp başka şey. Çöp için herkes vergi ödüyor ama katı atık için bunu herkes ödememeli.”
