Çukurova ilçesine bağlı Küçükçınar Köyü’nde 4 yaşında kangal cinsi bir köpeğin, muhtarın kızı olan 20 yaşında bir genç kız tarafından kurşunlandığı iddia edildi

Çukurova ilçesine bağlı Küçükçınar Köyü’nde 4 yaşında kangal cinsi bir köpeğin, muhtarın kızı olan 20 yaşında bir genç kız tarafından kurşunlanması, ardından kızın annesinin sopayla başına defalarca vurarak köpeği öldürmesi. Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği (DOHAYKO) Genel Sekreteri Nesrin Çıtırık’la, Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkan Vekili Av. Selahattin Yakın’ın sert tepkisiyle karşılaştı. Av. Yakın, köpeği öldürüp, cesedini kaybeden muhtar ve ailesiyle ilgili gerekli hukuksal işlemi başlatacaklarını açıklarken, Nesrin Çıtırık, hayvan öldürmekle, insan öldürmek arasında bir adımlık mesafe olduğunu belirterek, DOHAYKO ve Hayvan Hakları Federasyonu olarak, bu olayla ilgili caydırıcı bir sonuç çıkması konusunda kararlı olduklarını vurguladı.

Adana’nın Çukurova ilçesi Küçükçınar Köyü’nde yaşayan Ahmet Korkmaz ve Halil Korkmaz, köpeklerinin katledildiğini, cesedinin de kaybedildiğini belirterek öldürülen köpeğin fotoğraflarıyla birlikte DOHAYKO’ya başvurdu. 4 yaşındaki kangal cinsi Reis isimli köpeğin sahibi Ahmet Korkmaz, Köy Muhtarı İmadettin Güven’in köpeğiyle, kendi köpeklerinin, çiftleşme dönemi nedeniyle zaman zaman dişi köpekler için kavgaya tutuştuklarını, olaydan 15 gün önce de muhtarın kendilerini arayarak “Köpeğinizi vururum” dediğini iddia etti. Muhtarın köpeğinin olayın yaşandığı gün 5 yaşındaki oğlunu ısırdığını, bu nedenle kendilerinin hastanede olduğu bir sırada, muhtarın evine 50 metre mesafede köpeklerinin katledildiğini anlattı. Köpeklerinin şimdiye kadar köyde tek bir ısırma ya da yaralama olayına karışmadığını kaydeden Kokmaz, jandarmanın da ilgisizliğinden yakınırken, ölen köpekleriyle ilgili jandarmayı bekledikleri bir sırada, köpeğin cesedinin ortadan kaybedildiğini anlattı.

HAYVAN ÖLDÜRMEKLE, İNSAN ÖLDÜRMEK ARASINDA 1 ADIM VAR

Son derece üzgün olduğu gözlenen DOHAYKO Genel Sekreteri Nesrin Çıtırık, “Muhtarın 20 yaşındaki kızı tarafından silahla vurulan, yine muhtarın eşi tarafından can çekişir hakleyken başına defalarca sopayla vurularak öldürülen bir köpek söz konusu. Bu, toplumda son zamanlara kadar ilkokullara kadar inen şiddeti, aile içinde sıkça yaşanan cinayet olaylarının nedenini açıklayan bir olay.

Hayvana şiddetle, insana şiddet arasında sadece bir adım vardır. Hayvan öldürmekle, insan öldürmek arasında sadece bir adım vardır. Hayvana yönelik şiddette Türkiye genelinde artış yaşanıyor. Bu da bize, toplumdaki şiddet sarmalının artık tedavi edilmesi gereken bir hastalık haline geldiğini gösteriyor. Benim burada göreve davet ettiğim kurumlar var. Köpeği öldürenlerin gerekli cezayı alması için hukuksal girişimlerde bulunacağız ama Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve ilgili kurumlarımızın eğitim ve konularında üzerlerine düşeni yapması gerek” dedi.

MUHTAR, KIZI VE EŞİ TERAPİYE ALINMALI

Hayvanı öldüren genç kızın, annesinin ve azmettirici olduğu anlaşılan muhtarın terapiye alınması gerektiğini kayderen Çıtırık şunları söyledi: “20 yaşındaki bir genç kızın bir köpeği tabancayla vurması ciddi bir ruhsal sorun belirtisidir. Dolayısıyla bu kıza, köpeğin kafasına sopayla vurup öldüren kadına, her ikisini azmettiren muhtara yönelik cezai yaptırımların artırılması gerek. Bu tür suçların kabahatler kanunundan, ceza kanunu kapsamına alınması şart.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Müdürlükleri, 5199 Sayısı Hayvanları Koruma Kanununun uygulama sekretaryasıdır. Orman ve Su İşleri Müdürlükleri görevlerini yapmıyorlar. Yasada belirlenen görevleri gereği o köpeğin öldürüldüğü köye gidip, muhtarı ve köylüyü hayvan hakları kanunuyla ilgili bilgilendirmeleri lazım. Bunlar yasada var. Jandarmanın da benzer konularda daha aktif hale gelmesi lazım. Jandarmanın görevleri arasında doğayı, çevreyi ve onun en önemli parçası olan hayvanları koruması lazım. Muhtar, bir köpek öldürdüklerinde kızı, eşi ve kendisinin ceza alacağını bilse buna cesaret edemez. DOHAYKO, Hayvan Hakları Federasyonu ve Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak bu olayı hem insani, hem toplumsal boyutta, hem de yasal boyutta sonuna kadar takip edeceğiz. Bu olaydan çıkacak caydırıcı bir sonucun bütün Türkiye’ye örnek olmasını istiyoruz.

CANAVARCA HİSLE KATLİAM

Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkan Vekili Av. Selahattin Yakın da yaşama hakkının her canlı için geçerli olduğunu ifade ederek şu bilgileri verdi: “Bugün, bir canlının hayatını hiçe sayan, onu adeta canavarca bir hisle öldüren bir genç kız ve annenin eylemi karşısında üzüntü, hayret ve korkuyu bir arada yaşıyoruz. İnsan olmanın, kadın olmanın zarafetini yansıtamayan bu kişiler zavallı bir hayvanı; aşıları tam olan, bugüne kadar kimseye saldırmamış, eğitimli bir hayvanı 4 el ateş ederek ve devamında kafasına sopayla vurarak katletmişlerdir. Bunu tasavvur edebilmek bile mümkün değilken ne yazık ki böyle bir olay gerçekleşmiştir. Olayın devamı da ne yazık ki, üzüntü vericidir. Köpeğin sahibi Ahmet Bey durumu bildirmek için Jandarma’ya başvurmuş; telefonla aramış, Karakola ve devamında Alay Komutanlığı’na gitmiş, ancak saatler sonra, lütfen olay yerine gelinmiştir. Aradan geçen süre zarfında talihsiz köpeğin cesedi yok edilmiştir. Belki de bu şekilde nasıl bir silahın kullanıldığı, ruhsatlı olup olmadığı gibi hususlar gizlenmek istenmiştir. Ben, öncelikle bir ‘canlı’ olarak, devamında da bir ‘hukukçu’ olarak bu işin peşini bırakmayacağım ve ne kadar yasal yol var ise her konuda hayvan sahibine yardımcı olacağım. Bu şekilde, insanlar arasında farkındalık yaratmak ve ibret etkisi yaratmak amacımızdır. Umarız, insanlar, hayvanların da kendileri gibi ‘yaşadığını’ hatta çok daha zor şartlar altında ‘yaşamaya çalıştığını’ fark ederler. Ne yazık ki bu farkındalığın gerçekleşebilmesi için, cezai yaptırımlar gerekmektedir ve umarız bu yaptırımlar daha da caydırıcı bir hal alır.” 

Yorumlar