Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi126
Bugün Toplam761
Toplam Ziyaret1825407

Yılmaz TBMM’nde bir konuşma yaparak AKP Hükümetinin Tarım politikasının çiftçiyi fakirleştirirken faiz lobisinin servetine servet kattığını ve ülkede tarım ve hayvancılıkla geçinen kesimleri icra, haciz ve hapis kıskacına soktuğunu söyledi

 AKP HÜKÜMETİ ÇİFTÇİYİ BİTİRDİ

 MHP’li Yılmaz konuşmasında hükümetin tarım politikasını eleştirerek, “AKP Hükûmetlerinde tarımın geldiği nokta içler acısı bir hâldedir. On yıllık AKP Hükümetleri tarım politikalarını, çiftçinin bitirilmesi, tarımın küçültülmesi ekseninde oluşturmuştur. Türk tarımı gün geçtikçe kan kaybederken AKP Hükümetleri, Türk çiftçisini desteklediğini, tarımın kalkındığını, tarımda büyük gelişmelerin yaşandığını iddia etmektedir. Ancak elde olan rakamlar ve ülkemizdeki çiftçilerin yaşadıkları sıkıntılar bu söylemlerin ne kadar yanlış olduğunu ortaya koymaktadır.

 

VERİMLİ TARLALAR VERİMSİZ HÜKÜMETE TUTSAK

“AKP Hükûmetleri dönemi, Türk çiftçisi için tarihinin en zor dönemidir”. İddiasında bulunan MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, Verimli topraklarımızın hükümetin yanlış tarım politikası nedeniyle çiftçi için verimsiz hale getirildiğini söyleyerek, “Çiftçi ürettiği ürünün para etmemesi nedeniyle borçlarını ödeyememekte. Bu olumsuz durum karşısında bankalara ipotek ettirdiği tarlaları, bahçeleri ellerinden alınarak durum daha vahim hâle gelmektedir. Bugün, ailece aylarca uğraşıp ürettikleri ürünler masrafları karşılamamakta, buna mukabil bankalar kıskaç altına almakta ve birçok alanda su, elektrik sayaçları borçlarını nedeniyle sökülmektedir. Bir sonraki döneminin ürününü ekebilmek, yetiştirebilmek için bankalardan kredi kullanan çiftçimizin borcunu biraz geciktirmesi, tarlasının ve arazisinin bankalar tarafından el konulmasıyla sonuçlanmaktadır”. Dedi.

 

ÇİFTÇİ BORÇ, HACİZ, İCRA KISKACINDA

“Çiftçimiz, köylümüz hiçbir dönem bu kadar sahipsiz, bir başına bırakılmamıştır”. Teşhisinde bulunan MHP Adana milletvekili Seyfettin Yılmaz, TBMM kürsüsündeki konuşmasına şöyle devam etti,
“On yılda gelinen noktada çiftçi, borç, haciz, icra ve hapis kıskacında inim inim inlemektedir. Girdi maliyetlerinin çok yüksek olması, ürettiği etin, sütün, buğdayın, mısırın, arpanın, meyve ve sebzenin para etmemesi çiftçinin belini bükmüştür. Buğday taban fiyatlarını -buradan defalarca ısrarlarımıza rağmen- Çukurova'da, Konya'da, Harran'da çiftçi malını tüccara kaptırdıktan sonra açıklamayı gelenek hâline getirdiniz. Ayrıca, çiftçi, ürününü Toprak Mahsulleri Ofisine -buğdayı- teslim etmek için tam bir merasime tabi tutulmaktadır.

 

TRAKTÖR MAZOTUYLA LÜKS JEEP MAZOTU AYNI FİYAT
“4 çeker cipe, lüks arabalara satılan mazot ile çiftçinin kullandığı traktöre, biçerdövere, patpata konulan mazotun aynı fiyat olması kabul edilebilir bir durum değildir” Şeklinde konuşan Yılmaz, 
“Tarımın en önemli girdilerinden olan mazot, tohum, fide, ilaç ve gübrede ÖTV ve KDV kaldırılmalıdır. Yine, tarımsal sulamada kullanılan elektrikte ÖTV ve KDV kaldırılmalıdır. Belki bu şekilde, can çekişmekte olan çiftçimize bir cansuyu verebiliriz.

 

FAİZ LOBİSİ SERVET KAZANDI ÇİFTÇİ FAKİRLEŞTİ
On yıllık iktidarınızda faiz lobisi paradan para kazanırken, servetine servet katarken, 10 kat zengin olurken, çiftçilerimiz, köylülerimiz gün geçtikçe geriye gitmektedir. Şehirde, taşeron firmada asgari ücretle çalışmak için yol arayan tarım sektörünün durumu sayenizde içler acısıdır. 
Şimdi, böyle bir denge içerisinde, üretici ürettiği üründen nasıl para kazanacak, bu üretimi nasıl devam ettirecek? Peki, bu dengeleri kim kuracak? Bunu Hükûmet kuracak ama Hükûmet izliyor. Hükûmet sadece şunu söylüyor, eline tabloyu alıyor bizim Tarım Bakanımız "Biz tarımsal ürüne destek veriyoruz; geçen yıl 7,2 milyar lira verdik, 8 milyar liraya çıkarttık, bu sene 8 milyarın üzerini de öngörüyoruz." gibi birtakım ifadelerde bulunuyor. Üretici ne yaparsa yapsın! "Saldım çayıra Mevla'm kayıra." şimdi böyle bir anlayışla Türkiye'de tarımı bir noktalara getiremezsiniz.

 

SÜT ÜRETİCİLERİ KRİZDE
Son günlerin, hatta son yılların en önemli sorunlarından bir tanesi de spesifik olarak hayvancılık sektöründe yaşanıyor. Bakın, 2007'den bu yana özellikle, bir aşağı bir yukarı, mehter takımı misali iki ileri bir geri; hayvancılık sektörünün durumu bu. Önce süt üreticileri krize girdi, 2007-2008 yılları yem fiyatları arttı, üretim yapamadı, süt hayvanları kesildi. Ardından, 2009 yılı ortalarından sonlarına doğru et üreticileri krizi yaşandı. Yine, dönemsel birtakım tedbirler… 7 milyar lira faizsiz kredi dağıtıldı, bu süre içerisinde milyarlarca lira hayvancılığa desteklemeler ödendi. Peki, bugün gelinen nokta ne? Yine hüsran, yine pişmanlık, yine iflas. Yine insanlar bağırıyor, 1 kilo süt satıyor, 1 kilo yem alamıyor, borçlarını ödeyemiyor. Adam kredi almış sıfır faizli diye, cazip kredi diye, teşvik kredisi diye, sizlere inanarak 6-7 milyar liraya krediyi almış ama bugün ne hâle gelmiş? Bugün 3.000-3.500 liraya bu ineğini satamıyor. Peki, ben size soruyorum, bu nasıl sıfır kredidir?

RAKAMLARLA OYNAYARAK GERÇEKLERİ ÇARPITAMAZSINIZ

Yılmaz konuşmasında hükümete seslenerek, “Onuncu Kalkınma Planı'nda görüldüğü gibi tarımın bir ara gerilediğini sonra yükseldiğini yazmışsınız, çizmişsiniz. Bununla ilgili tabloya yer vermeyerek, hedeflerle ilgili tabloya yer vererek hedefte yüzde kaç yükseleceğinize afaki rakamlarla yer vermişsiniz. Fakat durum hiç de anlatıldığı gibi değildir. Ülkemizde 2000 ve 2002 yıllarında ortaya konan ekonomik istikrar programıyla alınan tedbirler ve yeniden yapılandırma programı sayesinde MHP'li Tarım Bakanlığı yönetiminde, tarımda 2002 yılında yüzde 8 olan büyüme hızı, 2003 yılında yüzde eksi 2; 2004 yılında yüzde 2,8; 2005 yılında yüzde 6,7; 2006 yılında yüzde 1,3; 2007 yılında yüzde eksi 6,7; 2008 yılında yüzde 4,1; 2009 yılında yüzde 3,7 olarak gerçekleşmiştir. Yani AKP iktidarlarının on yıllık döneminde tarımdaki ortalama yıllık büyüme oranı yüzde 1,4 olarak gerçekleşmiştir. On yıldaki ortalama büyüme oranı 2002 yılı büyüme oranının yaklaşık altıda 1'idir.

 



740 kez okundu

Yorumlar

     13/07/2013 12:02

ya adam çifçinin sorununu anlatmış gündeme getirmiş bizim çifçilikten başka geçim kaynağı olmayan ilçe halkımız sanki sorun kendi sorunu değilmiş gibi muhalefet yapmış yazık ya vallahi yazık
Misafir - kenan

     12/07/2013 11:55

Partinizin İLçe belediye başkanı tarafından Kızıldağ yaylasında 132 tane kaçak yapıya izin verilmiş.Kızldağ kaçak cenneti olmuş ne olursunuz bunuda bir dile getirseniz ve bizleri aydınlatsanız vekilim.
Misafir - illede saadet illede saadet

BAhçeden inim iniş,bu kaçıncı serzeniş?     12/07/2013 11:18

Seyfettin BEy mecliste boşuna gırtlak patlatıyor.İktidar en çok sıkıştığında onların en yakın can yeleği olan Bahçeli olduktan sonra MHP% 13'lerde gezinir durur.12 yıl boyunca muhalefette oyunu artıramayan,iktidar olunca 1 sene dayanamaz kaçar.Önce ciddi ve dinamik bir başkan gelsin MHP'nin başına.Konuşmaları millet yemez.
Misafir - Turan Ötüken

AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038