Aklına ve mantığına  güvendiğim pek çok kişiden “Durak yandaşlığı” yaptığım  konusunda oldukça sert eleştiriler almaya başladım.

 Hatta, aralarında yola çıktıkları insanlara ihanet ettiklerini ve k..ç yalamaktan dillerinin renk değiştirdiğini unutanlar bile var.

 Benim sözüm, kendi yavşaklıklarına bakmadan“Aytaç Durak’tan menfaat sağlıyor” diye  iftira atarak kendi zavallılarını her fırsatta ortaya koyan bu gevşeklere değil.

 Benim sözüm, aklı başında görünen insanlara.

 Ve bu inananların başını çeken  Durak Terminatör’ü   Mustafa Tuncel’e…

 Sayın Tuncel’e demem o ki,

 Bugüne kadar kimlerin Durak yalaklığı yaptığını, şimdi de kimlerin Durak’ı sırtından hançerlediğini en iyi kendisi bilir. Olayların en yakın görgü tanığıdır.

 Yalaklık, bilmeyenler varsa öğrensin diye söylüyorum, eğemen güçe yamanmadır.

 Durak eğemen güç değildir.

 Durak şu anda mağdurdur.

 Mağdurun yanında olmak da “yalaklık” değil, olsa olsa dostluk-insanlık olur.

 Ben, sayın Durak’ın saltanat günlerinde yanında değildim. Muhaliftim

 Muhalif tavrım nedeniyle sayın  Durak bana biraz kırgındı ve son 4 yıl içinde bir kez bile kendisiyle görüşmem olmadı.

 2008 yılında Belediye fuayesinde açtığım sergiyi, aynı salonda konferansa katıldığı halde merak edip gezmedi.

 Koskoca dört yıl bir kez bile karşı karşıya gelmedik.

 Taaa ki, AKP İktidarı Durak’ı, hukuksuz bir şekilde görevden alana kadar.

 İşte ben bu hukuksuzluğa  isyan ettim.

 Beğenirsiniz beğenmezsiniz, Adana’ya 25 yıl emek vermiş bir insanın TEK BAŞINA bırakılmasına, en yakın çalışma arkadaşları tarafından arkadan hançerlenmesine ve AKP’nin bu yasa tanımaz tavrının desteklenmesine isyan ettim.

 Aytaç Durak’ı, AKP İktidarına karşı bir başına bırakma yerine,  onun verdiği onurlu mücadelesinde, yanında durmayı ve sesini Adana halkına duyurmayı tercih ettim.

 Aslında, anti AKP’li olmam, Cumhuriyet değerlerini erozyona uğrattığına inandığım bir siyasi partiye karşı olmam, Durak’ın yanında durmamı kolaylaştırdı.

 Durak’ın, günahlarını-sevaplarını tartışma yerine, AKP’ye karşı, yiğitçe  verdiği kavganın, bir parçası olmayı tercih ettim.

 Yani ben, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak’ın değil, AKP İktidarının haksız yere cezalandırdığı Durak’ın onurlu mücadelesinin yanındayım. Kaç kez anlatmaya çalıştım. Şimdi bir kez daha altını çizerek belirtiyorum !

 Benim yaptığım yalaklık değil, haksızlığa baş kaldırıdır.

 Büyük haksızlıklara uğramış bir insanın cesaretine destek olmakla, eğemenlerin k..çını yalamanın farklı işler olduğunu düşünüyorum.

 Ve de…”Yalaklık benim işim olmaz, çevrenizi saran omurgasızlarla beni aynı kefede tartmayın” diyorum…

 Bilmem derdimi anlatabildim mi ?