2009 MART yerel seçimlerinde karaisalının çok değerli halkı şahsımı seçerek adana ilgenel meclisine gönderdi, bu onurlu temsil görevini, şerefimle,seçen insanları mahçup etmeden, edebimle,şaibesiz,adil,dürüstçe,vergilendirilmiş kutsal kazancımla, sabah tarlada,öğlen mecliste,gece akaryakıt tankeriyle günde üç,beşyüz km.yaparak yollarda sabahlayarak,avradımın sağdığı ineğin südüyle,nasır tutmuş ellerinin topladığı zeytinleri satarak,canım kızımın evladımın akaryakıt istayonunda birsürü denkli denksiz insanlara hizmet ederek kazandığı emeği harcayarak, yapmaya çalıştığım siyasi temsili ,yüce milletime ve yüce devletime yapmaya çalıştığım hizmeti, hangi zorluklarla nasıl yaptığımı bir CENABI ALLAH bir ben, birde ailem bilir.

Gösterdiğim çabayı,gütüğüm gayreti gördüğü halde görmezden gelen gözler kör.doğruyu bildiği halde söylemeyen diller lal, duyduğu doğruları duymazdan gelenlerinde kulakları sağır olsun diyerek,böylece geldik yolun sonuna,koskoca beşyıl ,ben vicdanen rahatım huzurluyum, bu beşyılda altında imzam olan herşeyin hesabını bu dünyada ve ahirette vermeye hazırım,

ama bir ayda dört kaymakamın hesabını kim verir,KARAİSALI'nın parlayan yıldızına çamur sıvayanlar, karaisalıya katkıları olmuş diğer engin yüksek makamdaki insanları kişisel hırslaryla yerinden edenler bunun hesabını nasıl verir onu ben bilemem, onu cenabı hak ve halk bilir, örnekleri var onuda kısaca arz edeyim öyleya zararın neresinden dönerseniz kar'dır. cumhuriyet tarihine baktığınızda ilk siyasi parti CHP'kurulduğunda yüce milletimiz gençbir cumhuriyet işte demokrasi işte özgürlük işte insanhakları, şekerbank, öğretmenler bankası, sümerbank,sonra, siyasi iktidarın gücünü projeler yerine kişisel meselelere dönüştüren yerel teşkilatlar o iktidarın sonunu getirmiştir..sonra demokrat parti barajlar yollar amerika gelişen tarım marşal yardımı,v.s sonra asker sonra yine demokrasi yine barajlar yeşilkart tansu hanım demirel herkese iki anahtar yükselen trent ve birhaftada beş işletme müdürü tayini sürgün öğretmen falan filan yine istenmeyen son, sonra ANAP otabanlar barajlar ilim bilim teknoloji atlanan çağ ,sonra ben seçimden önce zam yapacakkadar aptalmıyım, sonra semra hanım, bizim nurettin iyidir, davulcuya giden kız, sonra yine aynı son,sonra yine aynı tansu hanım erbakan hocam ağır sanaayi sonra mesutlu ANAP avrupabirliğinin yolu dıyarbakırdan geçer tansu hanım parsadan v.s.bugüne gelelim, görünen köy kılavuz istemez,köy görünmüyorsa kılavuza ihtiyaç olabilir ama oda karga olmamalı yoksa burnun boktan kurtulmaz.

görünen şudurki AKPARTİ'de sayın Başbakanla, reformlar, yapılan her hizmet cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamına eşdeğerde hatta fazlası AKPARTİ iktidarı döneminde yapılmış yüce milletimizde bunun karşılığını destek olarak %50 ler oranıda vermişti, ama benim gördüğüm AK'partide herzaman yerelde yüce milletimiz temsilde Sayın Başbakanımız olmuştur aradaki boşluk hçbirzaman doldurulmamış yani aşağıda millet yukarıda başbakan arada teşkilat bürokrat hiçkimse yok, kabahat başbakanın temsilinde değil, kabahat başbakanı temsil edenlerde,şunu anlatmak istedim memleket meseleleriyle projelerle halkına hizmet gayesinde olanlar partiler ,liderler, hakkın ve halkın yanında yücelmiş.. adamla uğraşan yüce emaneti kişiselleştiren,hırsına, menfaatine,baskıya zulme dönüştürenlerde yokolup gitmiştir...

Bu duygu ve düşüncelerle 26.10.2013 günü bende yine memleketimin milletimin hayrına olmasını allah'tan dilediğim temayül yoklamasına gideceğim, ama nasıl gideceğimi bilmiyorum, siyah bir pardüsü bir şapka kapkara bir gözlük takıp engelli bir kardeşim gibi birde baston alıp 4,5 senedir beni görmeyenleri, ama bugün yüzlerce defa arayanları görmeden,temayül oyu kullanabilecekmiyim, 5 yıllığına Güzel ADANA 'mı ve İLÇEM KARAİSALI' temsil edecek birini bulabilecekmiyim,tam kendimden emin değilim

Acaba BİR ÇUVAL PİRİNCİN İÇİNDE BİR ÇAKIL TAŞI MI,,YADA BİR ÇUVAL TAŞIN İÇİNDEN BİR PİRİNÇ TANESİ Mİ SEÇECEĞİM,.,ne dersiniz....YÜCE MİLLETİMİ SAYGIYLA SELAMLIYORUM