Çukurova Gazeteciler Cemiyeti yayınladığı bildiride"Siyasi iktidarlar, kendileri aleyhine yazılan birçok haberi doğruluğuna bakmaksızın reddederken, kurum ve kişileri de hedef göstermekte, her dönemin yandaş medyasını yaratmakta yarışmaktadırlar"Çukurova Gazetciler Cemiyeti Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi: "Türkiye çok önemli bir süreçten geçerken, basının üzerindeki ‘demoklesin kılıcı’ sallanmaya devam ediyor. Basın özgürlüğü her ne kadar kanunlarla ‘hür ve sansür edilemez’ olarak koruma altına alınmış görünse de, bu durum TCK’nin sonradan çıkartılan maddeleri ile kısıtlanmıştır. Gazeteciler sadece kanunlarla değil, toplum ve işveren baskısı ile de bu özgürlüğünü kısmen yitirmiştir. Siyasi iktidarlar, kendileri aleyhine yazılan birçok haberi doğruluğuna bakmaksızın reddederken, kurum ve kişileri de hedef göstermekte, her dönemin yandaş medyasını yaratmakta yarışmaktadırlar. Siyasi iktidarların patronlarına baskı yaptığı basın kuruluşları, bu tehlikeyi önlemek için çaba gösterirken özgürce çalışmak isteyen gazetecileri bertaraf etmektedir. Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde, bugün önemli yolsuzlukları haber yapmak için yarışan birçok gazeteci, patronlarının menfaat hışmına uğrayarak ödül yerine, iş akdi fesih yazısı ile karşılaşmaktadır. Bu da sektörde çalışan gazetecilerin her an işten atılma korkusu yaşamasına neden oluyor. Medya sektörüne siyasi ikbal için giren iş adamları ele geçirdikleri birden fazla gazete ve TV kanalı ile de istihdam alanı yaratırken, çıkarları doğrultusunda yayınları yönlendirmekte, buna karşı gelen, özgürce çalışmak isteyen gazetecilerin iş ortamlarını da daraltmaktadır. Bugün ülkemiz dünya da basın özgürlüğü alanında çok gerilerde bulunurken, bu durumdan kurtulmak için bu sektöre gerçek gazetecilerin yatırım yapmalarının önünün açılması, yeni yasal düzenlemeler yapılması gereklidir. Günümüzde medya arzulandığı kadar özgür değildir. Bunun yanı sıra gazetecilerin ekonomik özgürlükleri de yoktur. Basın sektöründe çalışanları sendikalaşma oranı yüzde 5’in bile altına düştüğü ülkemizde, yerel medyada zor şartlar altında yaşamaya çalışmaktadır. Basın İlan Kurumu’nun yerel medyaya verdiği yetersiz kaldığı gibi giderek azalmaktadır. Bu nedenle yerel medyanın girdilerinin sübvanse edilmesi, sigorta ve vergi oranlarının düşürülmesi sağlanmalıdır.Yerel gazeteler KOBİ kapsamında desteklenmelidir. Basın demokrasinin en önemli unsurudur ve özgürlük alanı daha genişletilmelidir. Bunun yanı sıra halk da gerçek anlamda habercilik yapan yayın kuruluşlarını sahiplenmelidir." YÖNETİM KURULU |
597 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |