ADANA BÜYÜKŞEHİR VE KARAİSALI BELEDİYESİ’NDEN BİR KÜLTÜR HİZMETİ. 31 AĞUSTOS 2014 PAZAR GÜNÜ YAPILACAK OLAN 529. TARİHİ KIZILDAĞ KARAKUCAK GÜREŞLERİNDE ÜCRETSİZ OLARAK DAĞITILACAK KİTAP, 6 BİN ADET BASTIRILDI.
Adana’nın tarihi en eski yaylalarından biri olan Kızıldağ Yaylası için Adana Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Dairesi Şube Müdürü ve aynı zamanda tarih kitapları ve araştırmaları ile tanınan Yazar Yusuf Delikoca tarafından tarih, doğa ve turizm amaçlı hazırlanan kitap Adana Büyükşehir Belediyesi ve Karaisalı Belediyesi’nin kültür hizmeti olarak yayınlandı.
31 Ağustos 2014 Pazar günü yapılacak olan 529. Tarihi Kızıldağ Karakucak Güreşlerinde ücretsiz olarak dağıtılacak kitap, 6 bin adet bastırıldı. Tamamı renkli baskı olan Kızıldağ kitabı, yaylanın tarihi geçmişine ışık tuttuğu kadar doğal, beşeri ve kültürel özelliklerini, turizm değerlerini de tanıtıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Yazar Yusuf Delikoca, “Kızıldağ, Adana’nın Karaisalı ilçesinin doğasıyla, havasıyla ve geçmişi yüzyıllara dayanan tarihi ile güzel bir yaylasıdır. Osmanlı Devleti kayıtlarında Kızıl Dağ anlamına gelen “Cebel-i Ahmer” olarak geçen yayla, Ramazanoğulları döneminde yayla önem kazanmış olup camisi, çarşısı, medreseleri, imareti, han ve hamamı, değirmenleri, öğretmen ve öğrenci evleri yapılmıştır. Bunların yanında Mayıs ayında başlayan yayla zamanı Ekim ayına kadar sürdüğü için hükümet yetkilileri de yaylaya çıkmışlar, Kızıldağ tam bir şehre dönüşmüştür. Bu yüzden “Yazlık Adana” adını da almıştır. Yayla önemini Osmanlı Devleti döneminde de korumaya devam etmiştir. Yaylanın tarihten gelen en önemli yönlerinden biri de Karakucak Güreşleri’dir. Ramazanoğulları döneminden bu yana yazın yaylada kurulan panayırlarda güreşler düzenlenirdi. 1648 ve 1671 yıllarında yayla gelen ünlü seyyah Evliya Çelebi “ Mülkü Osmanlı’daki yetmiş yaylanın hepsini temaşa ettim. Gezdim. Fakat; Erzurum’un Bingöl yaylası ile Adana’nın Ramazanoğlu yaylası gibi yayla görmedim” demiştir. Kızıldağ Yaylası, doğası, havası, tarihi geçmişi, meyve ve sebze bahçeleri ile bölgemizin gezilmesi, görülmesi gereken bir kültür mirası olarak Torosların zirvesinde ulu bir çınar gibidir. Bu çalışmayı hazırlarken, büyük bir eksikliği gidermek, Kızıldağ Yaylası’nın hem tanımak hem de tanıtmak istedim” dedi. SÖZLÜ, “YAYLACILIK ÖZ KÜLTÜRÜMÜZDÜR” Kitabın Sunuş bölümünde Kızıldağ’ın öneminden bahseden Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü , “Yaylacılık, Oğuz boylarının Orta Asya’dan getirdiği öz kültürümüzdür. Atalarımızın yüzlerce yıl önce deve kervanları ile gelip kıl çadırlar kurarak yurt edindiği Kızıldağ Yaylası, bugün halen daha Çukurova’nın kavurucu sıcaklarından dolayı yaz aylarında serinlemek isteyen Adanalıların ve kadim bir tarihe sahip olan Kara İsa Bey’in torunları olan Karaisalıların yaylasıdır. Kızıldağ, Torosların zirvesinde havası, doğası, pınarlarından akan suları, yeşilin her tonuna sahip gür ormanları, meyve ve sebze bahçeleri, tarihe tanıklık eden Ramazanoğlu Halil Bey Camii, binlerce yıllık Yörük Türkmen kültürünü yaşatmaya devam eden yöre halkı, geçmişi yüzlerce yıla dayanan ata sporumuz Karakucak Güreşleri ile tanınmayı ve tanıtılmayı çoktan hak etmiş güzel bir yayladır.” ASLAN, “KIZILDAĞ BİR TURİZM DEĞERİDİR” Karaisalı Belediye Başkanı Saadettin Aslan ise Kızıldağ’a önem verdikleri belirterek, “Bir turizm değeri olarak Kızıldağ’ın her yönüyle gelişmesi, ilçemiz içinde çok büyük önem arz etmektedir. Bu önemle yaylamızı tanıtmak, tarihi geçmişimizi hatırlamak ve gelecek nesillere aktarmak adına bu eseri yayınlıyoruz. Emeği geçenleri başta Yazar Yusuf Delikoca’yı, fotoğraflarıyla destek olan Hüseyin Kuşdemir’i, bilgi desteğinde bulunan Ahmet Işıl, Sadi Çetin, Bekir Durukan ve Cezmi Yurtsever’i kutluyorum” dedi. 
|
