Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Semih Karademir, Çukurova Metropol Gazetesine verdiği röportajında Karaisalı Biberine de değindiTürk Mühendis ve Mimar Odaları Birligi'ne bağlı Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Üreticinin yeteri kadar desteklenmediğini söyleyen Karademir, "Üreticinin sıkıntıları çok fazla, bunların giderilmesi gerekiyor" dedi. Semih Karademir,tarım topraklarının daha verimli hale gelmesi için, yapılması gerekenleri gazetemize anlattı. Ziraat Mikeadisleri Odası çalşmalandan bahseder misiniz?
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Türkiye'de 1954 yılında kurulmuştur. Yapısında daha önce, ZMO dışında peyzaj mimarlarını, gıda mühendislerini, tütün eksperlerini ve su ürünleri mühendisliğini de barındıran bir oda iken, geçmiş yıllarda peyzaj mimarları ve gıda mühendislerin kendi odalarını kurmaları ile birlikte tütün eksperlerini ve su ürünleri mühendisliğini içerisinde barındıran, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine bağlı bir odadır. Yaklaşık 60 bin üyesi olan bir meslek örgütüdür. Ülkemizde ki lanm polHikasıadaa ve şaaa ki bikimetia ¦ygalamış oldağa lanm polHİkasıaiB değerieadirmesİBİ yapar mısiBiz? Ziraat Mühendisleri Odası ve TMMOB özünde kamu adma muhalefet yapan, doğrulan söyleyen kurumlardır. Tanın adrna doğrular ııeyse odamız tarafından her yerde dile getirilir. Elbette bu dönemde de yanlışlıklar oldu. Biz bunu dönem dönem kamuoyu ile paylaştık. Bizim tarımsal anlamda olmazsa olmazımız, kınmzıçizgimiz tanm topraklarının amaç dışı kullanılmamasıdır. Bu konuda odamız Türkiye'nin her bölgesinde tanm topraklarının amaç dışı kullanılmasına karşı mücadele etmektedir. Bunun yanında, yaklaşık son 13 yılda Türkiye'nin tanm topraklaıııuı da 3 milyon hektarlık bir azalma olduğunu belirledik ve kamuoyu ile paylaştık. Bu payla şnmmız çok büyük yankı getirdi. Bununla birlikte 1980 yılına kadar tarımda ihracatçı konumunda olan ülkemiz, bu yıllardan sonra net tanm ithalatçısı konumuna düşmüştür. Bu kendi halkımızın, beslenmesi açısından da kötü bir durumdur. Türkiye, tanında dünya ölçeğinde kendi kendine yeten, kendi kendini besleyen 7 ülkeden bir tanesiydi. Türkiye'de 5 milyar dolarlık kaynaklar yurtdışma akıtılmaktadır. Biz şunu belirtiyoruz. İyi bir politikayla bu 5 milyar dolarlık kaynaklar, ülke tarımının gelişmesi açısından kullanılması, sulama hizmetlerinin doğru yapılması ve sulamaya açılmayan alanların sulamaya açılmasıyla biz tekrar tanında ihracatçı konumuna geri döneriz diye düşünüyorum.
Peki, Adana bazı ada baktığımız zamaa, farım sektöriade ve poolitikasında naslı bir durum söz konusu?
Adana tarımına baktığımız zaman, bazı yanlışlıklar olduğunu görüyoruz? Çukurova dünyada verimlilik açısından üçüncü sıradadır. Biz Adana olarak bu ovanın üzerinde tanm yapabilen kentlerden biriyiz. Bu bizim için çok büyük bir avantaj demektir ama biz bu avantajdan yararlanamıyoruz. Adana'daki tarımda daha çok, katma değeri yüksek olan ürünlerin seçilmesini, alternatif olarak başka bölgelerde üretilecek olan ürünlerden vazgeçilip, ihracatta daha çok satış yapılabilecek olan ürünlerin seçilmesini öneriyoruz. Özellikle turfanda meyvecilik ve turfanda sebzeciliğin seçilmesi gerekiyor. Bunların yapılması ile birlikte Adana tamnı daha iyi bir seviyeye gelecektir. Adana tanm gelirleri açısmdan Türkiye içerisinde 7. sıradadır. Bu aslında Adana için uygun olmayan bir sıralamadır. Daha üst sıralara tırmanmanın yolu mutlak suretle ihracata yönelik ürünleri seçmekte fayda olacaktır. farım koaasaBda, köylileria sizlere yöaelttiği soralar ve fireftelaia somaları aelerdir? Üreticilerin sorunlan temelde diğer bölgelerdeki sorunlarla aynıdır. Bunlar nedir diyecek olursak; Birincisi, ürünlerini yetiştirirken girdi fiyatlannın çok yükseklere çıktığı ve bundan dolayı üretim maliyetinin arttığını söyleyebiliriz. Bunu bir örnek ile açıklayacak olursak; mısır, pamuk ve tarla ürünlerinin yetiştirilmesinde kullanılan gübre fiyatlan şuanda normal fiyatlardayken 2 ay sonra bu fiyatların yükseldiği görülecektir. Üreticinin ihtiyacı olduğu dönemde girdi fiyatların artması bir oyundur bizce, ikinci sorun pazarlama sorunudur. Bizim arkadaşlanmız sahaya inip araştinna yaptıklan zaman portakal ürününün hala dalında durduğunu görüyorlar. Bu ürünlerin bu aylarda dalında kalması demek soguga maruz kalması demektir. Buda üreticinin bir sonraki yılın yatırımını yapamaması demektir. Üreticiler ürünlerini pazarlamada büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Bunun çözülmesi gerekiyor. Üçüncü sorun ise piyasada dolandıncılıklann olmasıdır. Üretici ürününü satıyor ama parasmı alamıyor. Dördüncü sorun ise, üreticilerin yeteri kadar destekleıımemesidir.
Destekler kapsamında, yerel yönetlmlerin çalışmaları nasıl?
Aslında bu konularda açıklamaktı üretici kuruluşlanmn yapması gerekiyor. Maalesef üretici kuruluşlar bu konuda gerekli tavn göstermedikleri için biz gerekli görüşleri kamuoyu ile paylaşıyoruz. Tanm Türkiye'de genel bir konu olduğu için yerel yönetimlerin bu konularda yapacaklan çok fazla bir şey yok ama yerel yönetimlerinde tanına yönelik bazı çalışmalan olabilir.
Bölgesel ürünlerin belirli noktalarda satışının sağlanması gerekir. Örneğin; Karaisalı biberi bu bölgeye has bir çeşittir. Bu ürünün yetiştirilip satılmasına yönelik destekler verilebilir. Yerel yönetimler kırsal alanda parselasyon çalışması yapabilirler. Özellikle kış aylarında üretici ürününün bakımı için 2-3 kilometrelik alandaki parseline gidemiyor. Bunun için çalışmalar yapılabilir. Adana'nın amiral gemisi turunçgildir. Bizim yerel yönetimlerden şu talebimiz olabilir, insanlarımız evlere giderken gazlı içecekler alıyorlar. Bunun yerine, nüfus hareketlenmelerinin yoğun olduğu yerler tespit edilip, bu yerlerde meyve sıkma makineleri konulup, insanlamı meyve suyu alması sağlanabilir. Bununla hem bölge tarımına hizmet edilmiş olunacak hem de insanlarımızın daha sağlıklı beslenmesini sağlayacaklardır. Narenciyenin tüketilmesiyle ilgili bizim turizm bakanlığından bir talebimiz var. Türkiye'ye turist geldiği zanıaıı her türlü aJkol oranın yüksek olduğu içeceklerin serbest olduğu bir otelde, bir bardak portakal suyuna 5 -10 lira gibi ücretlerin talep edildiğini görüyoruz. Bu çok yanlış, siz yurt dışından viskiyi ithal ediyorsunuz, tonlarca veriyorsunuz, turistte ücretsiz sunuyorsunuz. Bizim daldaki narenciyeyi alıp sıkıyorsunuz, bardağını 5 -10 liraya satıyorsunuz. Biz turizm bölgelerinde narenciyenin ücretsiz dagıtılmasmı istiyoruz. Eger bu yapılırsa hem narenciyeye katkı olur lıenı de nisanlar sağlıklı beslenir. TMMOB hikimelİB soa çıkarmış oldağa torba yasayı kabal etmiyoraz diye açıklamalar yaptı ba koaa hakkıada Beler söyleyeceksİBİz? Biz her zaman söylüyoruz. TMMOB'a dokunma. Türk Mühendis ve Mimar Odalan Birliği ve birliğe bağlı odalar kamuoyunun menfaatleri doğrultusunda politika üreten, bilimin-tekniğin halk yararına kullanılmasıyla ilgili çalışmalar yapan meslek odalandır. 12 Eylül iradesinin uygulayamadığı bir yasayı uygulamaya çalışıyorlar. Bu konuda iktidar istediğini yapamayacaktır. TMMOB geçmişte var oldu ve var olmaya devanı edecektir.
Ziraat Mikeadlslerİ Odası olarak iretieiye ve Adana halıkna neler söylemek İstersiniz?
Biz Adana halkına ve üreticiye şunu söylüyoruz. Tarımda düzgün üretimin kooperatifleşme olduğunu ve kooperatifleşme olmadan üreticilerin birlikteliğinin sağlanamayacağını söylüyoruz. Üreticilerimiz yan yana gelirlerse, birlikte iş yaparlarsa başarılı olurlar.
|