Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi100
Bugün Toplam476
Toplam Ziyaret1825122

Çukurova AK Parti İlçe Başkanlığı’nda bayramlaşma

Bakan Çelik: "Bayrağımızın yanına hiç kimsenin paçavra asmasına izin vermeyeceğiz"

AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Türkiye’de ikinci sınıf vatandaş olmadığını, herkesin birinci sınıf vatandaş olduğunu belirterek, "Şanlı bayrağımızın yanına hiç kimsenin paçavra asmasına izin vermeyeceğiz" dedi.

Bakan Çelik, Adana’da Çukurova AK Parti İlçe Başkanlığı’nda partililerle bayramlaştı. Bakan Çelik, bayramlaşma öncesi yaptığı açıklamada 15 Temmuz gecesi Türk milletinin bütün dünyaya demokrasi dersi verdiğini söyledi. Bakan Çelik, "Bizim bir tane bayrağımız var. O bayrağın gölgesinde herkes birinci sınıf vatandaş. Türk, Kürt, Alevisi, Sünnisi ve diğer gruplarıyla, Türkiye’de ikinci sınıf vatandaş yoktur. Hepimiz birinci sınıf vatandaşız. Hepimiz bu ülkede ev sahibiyiz. Bu ülkede misafir yoktur. Hangi dinden mezhepten etnik kimlikten olursa olsun. Türkiye Cumhuriyetin çatısı altında bir ve eşitiz. O sebeple bu bayrak hepimizin bayrağıdır. Bu bayrağın yanına hiç kimsenin yeni bir paçavra asmasına izin vermeyeceğiz. Biz tek milletiz dediğimiz zaman bütün farlılıkları yok saydığımız yönünde kara propaganda yapıyorlar. Hayır biz milletimizin ait olduğu yerel kimliklerine sahip çıkıyoruz. Bütün bu farklıları zenginliğimiz kabul ediyoruz. Hepimizin adı farklı olabilir ama soyadımız Türkiye Cumhuriyetidir" diye konuştu.
Bu şanlı bayrağın gölgesi altında demokratik, hukuk ve laik bir devlet, güçlü bir dış politikayla sosyal devlet olarak yola devam ettiklerini dile getiren Bakan Çelik, "Hiç kimse devletimizin bir takım özelliklerini değiştirip onu alıp cebine koymaya, bir başka yerde bir takım devletçiler yaratmaya, bayrağımızın yanına bir takım paçavralar asmaya kimse sakın ola tevessül etmesin. Sizin onlara nasıl cevap verdiğinizi 15 temmuz da nasıl tepki gösterdiğinizi bütün dünya gördü" dedi.
Bazı belediyelere kayyumlar atandı diye halkın iradesi gasp edildiğini söyleyenler olduğuna anımsatan Bakan Çelik şöyle devam etti:
"Hayır halkın iradesi gasp edilmedi. Tam tersine halk onları kendilerine hizmet etsin diye seçti. Ama onlar bu halkın emanetine ihanet ettiler. Kanunlar içinde hareket etmeleri gerekirken gittiler FETÖ ya da PKK terör örgütüne bu milletin verdiği imkanları peşkeş çektiler. Ha bu ülkeye helikopterlerle saldırmışsın, ha belediyenin imkanlarıyla hendekler kazımışsın, ha belediyenin araçlarıyla teröristlere yardım etmişsin hiç fark etmez. Hiç kimse bu ülkede kendi kedine terör devletçiği kuramaz. Kendi kendine terör egemenliği kuramaz. Bu ülkede egemenlik kayıtsız şartsız size (millete) aittir. Sizin egemenliğinizin hiçbir terör örgütü tarafından gasp edilmesine izin vermeyiz. O nedenle yapılan şey kendilerini halkın temsilcisi olmaktan çıkartıp, FETÖ’nün ya da PKK terör örgütünün kayyumu haline getirenlerin iş başından uzaklaştırılmasıdır. Onun yerine millete hizmet edecek, milletin ve devletin kayyumları atanmıştır. Hiçbir şekilde, milletin emanetine ihanet etmeyenlere, kanunlar çerçevesinde çalışanlara kimse herhangi bir olumsuzluk yaşatmamaktadır."
AB’ye de seslenen Bakan Çelik, "Türkiye’ye sahici bir müzakere, gerçekçi bir müzakere yapmak istiyorsanız, buyurun fasılları açın. 24 faslı açın, 24. Faslı açın. Hukuk devletini, ifade hürriyetini, basın hürriyetini konuşalım. Bizim bunlardan çekincemiz yok. Biz bu millet için daha fazla basın hürriyeti istiyoruz. Biz bu millet için daha fazla ifade hürriyeti istiyoruz" diye konuştu.
Darbecilerle gerçek gazeteci ve akademisyenlerin karıştırılmaması uyarısı yapan Bakan Çelik şunları kaydetti:
"Bakın bu darbecileri gerçek akademisyenlerle karıştırmayın. Bu teröristlerin akademik hürriyeti olmaz. Bu teröristlerin yaptıklarına akademik hürriyet denmez. İşte bu ruhunu şeytana satmış insanları Avrupalı dostlarımız gazeteci diye önümüze getirirse, akademisyen diye getirirse, biz terör örgütlerinin akademisyen ya da gazeteci kisvesi adı altında, Türkiye’ye operasyon çekmesine müsaade etmeyiz. Gerçek akademisyenlerin, gerçek gazetecilerin Türkiye’nin en büyük gücü olduğunu, Türkiye’nin yumuşak gücü olduğunun farkındayız. Türkiye’nin büyümesinde, geleceğe yürümesinde, gelişmesinde hür basının, özgür basının ve tabii ki basın hürriyetin, tabii ki ifade hürriyetinin, tabi ki akademik hürriyetin çok önemli yer vardır."
Bakan Çelik, uzun zamandır kara propaganda yapıldığını, Cumhurbaşkanına diktatör dendiğini, asıl diktatörlerin halkına karşı tankın arkasına saklandığını ancak Cumhurbaşkanın ise halkıyla birlikte tankların önüne çıktığını sözlerine ekledi.

231 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038