AP’de sekiz grubun verdiği karar tasarılarından üretilen ve dokuz maddeden oluşan ortak karar metni, bağlayıcı olmamakla birlikte siyasi açıdan önemli bir belge.
AP TÜRKİYE OYLAMASI KARARI BAĞLAYICI DEĞİL
AP, Birlik üyelerinin bu metni görmezden gelemeyecek
olmasından hareketle ‘geçici dondurma’ çağrısının önümüzdeki dönemde hayata geçirilmesini umuyor. Bu bağlamda, 15-16 Aralık’ta AB liderlerini Brüksel’de bir araya getirecek olan zirveden çıkacak olan karar, Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği açısından kritik öneme sahip olacak.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Kurallar gereği AP Başkanı Martin Schulz, onay süreci sonrasında belgeyi AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, AB Konseyi ve üye ülkelerin yanı sıra Türk hükümetine ve TBMM’ye de gönderecek.
Ankara’nın son dönemde sıkça yaptığı gibi bu kararı da yok sayarak kararı işleme sokmadan Türkiye’nin Brüksel’deki AB Daimi Temsilciliği aracılığıyla AP’ye iade etmesi öngörülüyor.
AP Türkiye oylaması sonucu AB müzakereleri dondurulacak mı?
'GEÇİCİ OLARAK DURDURULSUN' KARARI
Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda oylanacak önergenin metnine Hristiyan Demokratlar, Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve Liberaller grupları arasında yapılan görüşmelerin sonucunda son şeklinin verildiği belirtilirken metinde "Türkiye, Avrupa Birliği'ne bağlı kalmaya" davet edilirken müzakelerinin "geçici olarak dondurulması" için AB Komisyonu ve üye devletlere çağrı yapılıyor.
DWelle Türkçe'ye göre, Metinde AB Komisyonu, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'ye ilişkin hazırladığı raporlara ve Avrupa Birliği İnsan Hakları Sözleşmesi'ne dikkat çekilerek Türkiye'deki antidemokratik uygulamalar nedeniyle AB'nin Türkiye ile yürüttüğü üyelik müzakelerini "geçici olarak dondurması" isteniyor.
'OHAL KOŞULLARI ORANTISIZ' ELEŞTİRİSİ
Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyesi ve Avrupa Birliği'ne aday ülke olduğu belirtilen metinde Avrupa Birliği ve Avrupa Parlamentosu'nun 15 Temmuz'daki başarısızlığa uğrayan darbe girişimini kınadığı, Türk makamlarının sorumlulara ilişkin başlattığı soruşturmaları da meşru olarak kabul ettiği vurgulanıyor.
Ancak Türk hükümetinin olağanüstü hal koşullarında aldığı önlemlerin "orantısız" olduğu, anayasada koruma altındaki "temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği" savunulan metinde HDP'li vekillerin tutuklanmasına ve 150 gazetecinin cezaevinde bulunmasına da dikkat çekilerek Türkiye'nin "dünyada en fazla gazetecinin cezaevinde bulunduğu" ülke olduğu öne sürülüyor.
Avrupa Parlamentosu'ndaki siyasi grupların birlikte hazırladığı metinde dam cezasının geri getirileceğine ilişkin açıklamalarının tekrarlandığı belirtilerek idam cezasının kesin olarak reddedilmesinin Avrupa Birliği müktesabatının vazgeçilmez bir parçası olduğu ifade ediliyor.
İDAM CEZASI, VİZE MUAFİYETİ
Metinde idam cezasının geri getirilmesinin Türkiye'nin AB'ye katılım müzakerelerinin resmi olarak askıya alınması anlamına geleceği de belirtiliyor.
"Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne bağlı kalmaya davet edildiği" metinde AB Komisyonu ve üye ülkelere Türkiye ile devam eden müzakelerin geçici olarak dondurulması çağrısı yapılıyor. Metinde vize muafiyeti için talep edilen 72 kriterden 7'sini Türkiye'nin yerine getirmediği de savunuluyor.
TASARIDA NELER VAR?
AP’de onaylanan karar tasarısındaki vurgular şunlar:
- MÜZAKERELERİ DONDURUN: Darbe girişimi sonrasında olağanüstü hal (OHAL) kapsamında devreye sokulan orantısız önlemler güçlü şekilde kınanıyor. Türkiye’yi AB’ye sıkı şekilde bağlı tutma taahhüdünü sürdürdüğünü belirten AP, bununla birlikte AB Komisyonu ve üye ülkelere devam etmekte olan müzakerelerin geçici olarak dondurulmasını başlatması çağsısı yapıyor.
- OHAL ŞARTI: AP, OHAL kapsamındaki önlemlerin devreden çıkması durumunda kendi pozisyonunu gözden geçirme taahhüdünde bulunuyor. Bu değerlendirmede de hukukun üstünlüğünün ülke genelinde tekrar sağlanmış olup olmadığının temel alınacağı belirtiliyor.
- İDAM CEZASI UYARISI: Türk hükümetinin idam cezasını tekrar devreye sokması halinde bunun katılım sürecinin resmen askıya alınmasına neden olacağı yineleniyor.
- VİZE MESAJI: Türkiye’nin vize muafiyeti için gerekli olan, bazıları özel öneme sahip, 72 kriterden 7’sini karşılamadığı not ediliyor.
- GÜMRÜK BİRLİĞİ ATFI: Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin Türkiye için önemli olduğu not edilirken bu doğrultudaki çalışmaların askıya alınmasının ülke için ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağının altı çiziliyor.
- MALİ YARDIM VURGUSU: AB Komisyonu’na, Türkiye’ye katılım öncesi fonlardan 2017’de aktarılması öngörülen kaynağa ilişkin rapora son gelişmeleri yansıtma ve sivil topluma mali desteğin artırılma olasılığını inceleme çağrısı yapılıyor.
- ADLİ DESTEK ÇAĞRISI: AB Komisyonu, AK ve Venedik Komisyonu Türk yetkililere ek adli destek sunma konusunda teşvik ediliyor.
- SİYASİ İRADE ELEŞTİRİSİ: AB-Türkiye ilişkilerinin her iki taraf açısından stratejik önemde olduğunun altı çiziliyor. Türkiye'nin AB'nin önemli bir ortağı olduğu onaylanmakla birlikte işbirliği isteğinin iki taraflı olması gerektiği belirtiliyor. Türk hükümetinin eylemlerinin ülkeyi Avrupa yolundan başka yöne çektiği kaydedilerek Türkiye’nin siyasi irade göstermediğine inanıldığı vurgulanıyor.