Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) Adana Şube Başkanı Süleyman Sırrı Saraçoğlu, referandumda hayır oyu kullanacaklarını açıkladı.
Saraçoğlu, Gazetemize yaptığı açıklamada, “Ülkemizin geleceğinin, bağımsızlığının, birlik ve beraberliğinin, bölünmez bütünlüğünün, cumhuriyetimizin temel değerleri ile Atatürk İlke ve Devrimlerinin korunabilmesi için yüce Türk milletinin egemenliğini tek bir kişiye devreden bu anayasa değişikliği teklifine “ Hayır “ demeyi bir vatandaşlık borcu olarak görüyoruz” dedi.
Anayasa değişikliği teklifinin TBMM’ de kabul edilmesi, Cumhurbaşkanının tasarıyı imzalaması ve referandum tarihinin 16 Nisan olarak belirlenmesi ile yeni bir sürece girildiğini kaydeden Saraçoğlu, Ülkemizin geleceğinin, bağımsızlığının, birlik ve beraberliğinin, bölünmez bütünlüğünün, cumhuriyetimizin temel değerleri ile Atatürk İlke ve Devrimlerinin korunabilmesi için yüce Türk milletinin egemenliğini tek bir kişiye devreden bu anayasa değişikliği teklifine “ Hayır “ demeyi bir vatandaşlık borcu olarak görüyoruz. Burada ifade edilen kişi kim seçilirse seçilsin o kişidir. Sayın Cumhurbaşkanımız veya herhangi bir parti lideri ile ilgisi yoktur” diye konuştu.
SARAÇOĞLU’NDAN 15 TEMMUZ OLAYLARI DEĞERLENDİRMESİ
Saraçoğlu, 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmeler ile terör olaylarını ise şöyle değerlendirdi:
“Ülkemizde 15 Temmuz 2016 tarihinde maalesef tarihe kara harflerle yazılacak bir gün yaşanmıştır. Darbe kalkışmasında bulunan bu asker kıyafetli FETÖ unsurları, kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri personeli ve duyarlı vatandaşlarımızın dik duruşları sayesinde amaçlarına ulaşamamışlardır.
Milli Güvenlik Siyaset belgesinde yerini bulan yıkıcı, bölücü ve irticai faaliyetlere mensup örgütle
r her zaman Türk Silahlı kuvvetlerine sızmak istemişlerdir. Askeri okullara sızarak yerleşen ve eğitimlerine devam eden bu öğrenciler tespit edildiklerinde son 10-15 yıla kadar yüksek askeri Şura kararları ile okullardan ilişikleri kesilmekteydi. 2002 Kasım seçimlerinden sonra mevcut iktidarın Fethullah Gülen cemaati ve diğer tarikatlara yakın durması, onların her türlü faaliyetine zemin bulmasını sağlamıştır. Ayrıca son yıllarda Yüksek Askeri Şura kararlarında Askeri Okullardan ilişikleri kesilmeyerek subay, astsubay ve Uzman erbaş olarak birliklerde görevlerine başlamışlardır. Kritik yerlerde yapılanarak Cumhuriyetçi, Atatürkçü general ve subayların önünü Balyoz, Ergenekon ve Askeri casusluk gibi davalarla keserek, Yıllarca cezaevlerinde yatmalarına, Askeri okullarda kendisinden olmayanlara mobing uygulayarak okullardan ayrılmalarına sebep olmuşlardır. FETÖ 15 Temmuz'da yaralanmış ancak ölmemiştir. Dikkatli olunması gerektiğini ifade ediyorum. Ölmediği kesin. Bundan sonra toplumsal barışı bozabilecek çeşitli eylem ve suikastlar da bulunabilirler. Sadece silahlı kuvvetlerin içinde değil devletin başta emniyet olmak üzere her kurumunda kendilerini gizledikleri değerlendirilmektedir. Tabii ki başta Amerika ve batı dünyasının bu katilleri kınamaktan nasıl imtina ettiklerini hayretle izliyoruz. Ülkemizde FETÖ' cülerle mücadele de tabii ki azda olsa kurunun yanında yaşlar da yanmıştır. Kendilerinin bu örgütle ilişkisi olmadığını ispat edenler hukuk karşısında haklarını geri almalıdırlar. Diğer önemli bir konu ise Fethullahçı terör örgütünden ayrı cemaatler (Menzil grubu, Süleymancılar, Kadiri tarikatı, Nakşibendiler gibi) Her türlü faaliyetlerinde meşru zemin bularak güçlenmektedirler. Bu tarikatların nihai hedefleri de unutulmamalıdır.”
Türkiye Emekli Subaylar Derneği Adana Şube Başkanı Süleyman Sırrı Saraçoğlu, bundan sonra yaşanabilecek terör eylemlerinin önlenebilmesi için başta istihbarat birimlerinin ve güvenlik güçlerinin daha etkin halde çalışabilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
