CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa referandumunun bir parti ve kişinin değil, herkesin kaderini belirleyeceğini söyledi.
Referandum çalışmalarını Burdur´da sürdüren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Burdur Belediyesi Konferans ve Kongre Merkezinde, muhtar, STK, oda ve borsa temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi.
"Cumhurbaşkanı taraflı mı, yoksa partizan mı olmalı?"
Brada konuan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanı tarafsız olamayacak. Hem cumhurbaşkanı hem bir partinin genel başkanı olacak. Elimizi vicdanımıza koyup şu soruyu sormalıyız. Cumhurbaşkanı taraflı mı, yoksa partizan mı olmalı? Partizan, taraflı olmalı deniliyorsa evet oyu, tarafsız olmalı lazım deniyorsa gidilecek hayır oyu kullanılacak. Hayırlı bir iş yapılacak. Cumhurbaşkanı tarafsız olursa 80 milyonu kucaklar. Var olan sorunu el birliğiyle aşar. Bu fırsat devletin elinden alınmış olacak. Sandığa giderken bunu düşünelim. Devletin yapısı ve işleyişi ile kararları bir kişi alabilecek, bir kararnameyle devleti istediği gibi yönetebilecek. İcra sadece başkanda olacak. Yeni modelde, bir kişi her türlü yetkiye sahip kim müsteşar, kaymakam, genel müdür olacağını belirleyecek, kural ve esaslarını da belirleyecek. O zaman bir kişiyi ikna edebilirseniz, devletin tepesindeki bir kişiyi ikna eder veya kandırırsanız 24 saatte Türkiye Cumhuriyetini ele geçirirsiniz. Paralel devlet 30-35 yılda devletin içine sızdı, şimdi bu kadar çalışmaya gerek yok bir kişiyi ikna edeceksiniz devleti ele geçireceksiniz. Bu doğrudur diyorsanız evet, bu yanlıştır bir kişiye devlet emanet edilmez diyorsanız onur ve gururla hayır oyunun altına damganızı vuracaksınız" dedi.
Kılıçdaroğlu, 16 Nisan´da 18 maddelik bir anayasa değişikliğinin oylanacağını, bu sürecin ne getirip ne götüreceğinin iyi bilinmesi gerektiğini vurguladı. Kalabalığa slogan atmadan sessizce dinlemelerini isteyen Kılıçdaroğlu, "Bir anayasa değişikliği için oy kullanacağız. Ama bunu ne için ve hangi gerekçe için kullanacağımızı bilmemiz gerekir. Anayasa bir partinin, kişinin, anayasa bu ülkede yaşayan herkesin anayasası olacak. Bir toplumsal uzlaşma belgesi olması gereken bir belge için oy kullanacağız. 18 madde için oy kullanacağız. 18 maddenin, Türkiye´deki işsizlik, çiftçinin, sanayicinin sorununu, yokluğunu bitirecek mi, itibarını artıracak mı, yurtta barışı dünyada barışı sağlayacak mı? Hayır. Bu 18 madde niçin geliyor. Vatandaş, şoför, esnaf, sanayici geçim derdinde. Türkiye´nin dünya kadar sorunu var 18 maddeyi niçin vatandaşın önüne koydular. Bunu düşünmemiz gerekir. Bununla ilgili sandığa gideceğiz, karar vereceğiz. Neden evet neden hayır dememiz gerektiğini bilmemiz gerekir" diye konuştu.
"Bu anayasa oylamasında hepimizin tek tek sorumluluğu var"
"Ben vatanseverim, bayrağımı seviyorum, demokrasiye inanıyorum güveniyorum, çocuklarımın geleceği için sandığa gidiyorum" denilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Bu anayasa değişikliği bir partinin, bir kişinin değil herkesin kaderini belirleyecek. Oyunuzu kullanırken sakın ola şunu düşünmeyin. Kılıçdaroğlu geldi, konuştu onun sorumluğu, Binali Yıldırım bey konuştu onun sorumluluğu var, Devlet Bahçeli konuştu onun sorumluluğu var. Hayır, bu anayasa oylamasında hepimizin tek tek sorumluluğu var. Oyumuzu kullanırken aklın süzgecinden geçireceğiz, vicdan terazisinde taratacağız ve oyumuzu öyle kullanacağız. Bunu yaptığımız zaman ülkemize karşı sorumluğumuzu yerine getirmiş olacağız" dedi.
"Tarihimizde hiçbir zaman tek adam olmamıştır"
Türkiye Cumhuriyeti devletinin sıradan bir devlet olmadığının altını çizen Kılıçdaroğlu, "Bizim sınırlarımız başkaları tarafından çizilmedi. Tarihimizde hiçbir zaman tek adam olmamıştır. Hiçbir zaman bütün yetkiler bir kişiye teslim edilmemiştir. Erzurum Kongresi´nde tek adam mı vardı? Sivas Kongresinde tek adam mı vardı? Hayır kongre vardı. Sivas Kongresi´nde Tıbbıyeli Hikmeti kimse unutmasın. Kürsüye çıkan Hikmet, ´Mandaya karşıyız. Siz mandayı savunursanız size de karşıyız´ der. Mandayı reddeder. Ne diyorlar, Atatürk tek adamdı. Hayır, Atatürk tek adam değildi. Peki Türkiye Cumhuriyeti devletini Atatürk kimlere emanet etti, gençlere. Mustafa Kemal Atatürk´e meclisi fesih yetkisi verilme istendi 1924 Anayasası görüşülürken. İki genç milletvekili kürsüye çıkar, -Mustafa kemal Atatürk´ü seviyoruz, önemli devlet adamı, kurtarıcı bu memleket için neler yaptığını biliyoruz. Ama kimse kusura bakmasın bize TBMM´ye millet getirdi, Mustafa Kemal Atarürk´te olsa meclisi fesih edemez- diyor. Oy çokluğuyla reddediliyor. Tarih var, tanığı var" ifadelerini kullandı.
"O kadar çok yetkiler veriyoruz ki, parlamentonun itibarı düşüyor" diyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"´TBMM´yi güçlendiriyoruz´ diyorlar. Elinden yetkisi alınan ve güçlenen bir mekanizmayı ben ilk kez görüyorum. Yetkiyi alıyorsun, meclisi güçlendirdim. 550 milletvekili sayısı 600´a çıkıyor. Sayısal olarak güçlenirken yetki olarak azalıyor. 550 milletvekili biz yetmiyor mu?. Niye bu milletin cebinden 5 yılda bir 180 milyon para alacaksınız. Niçin. Bunun partisi kişisi var mı, bu demokrasi meselesi. Her partiden vatandaşımın düşünmesi karar vermesi gerekir. Olay bir seçim değil, olay demokrasi bile memleket meselesidir."
Yeni anayasa ile 18 yaşındaki gence milletvekili yolunun açılmasını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, "18 yaşındaki çocuğunuz milletvekili olacak, ömür boyu askerlikten muaf olacak. İki yıl milletvekili yaptıktan sonra da milletvekili emeklilik haklarına sahip olmuş olacak. Ben merak ediyorum. Hangi anne benim 18 yaşındaki çocuğum milletvekili olacak diye evet oyu verecek. Böyle bir anne baba var mı? Böyle ballı bir işi bizim manavın, kasabın, esnafa verirler mi? Kendilerine ve kendilerinin çocuklarına ikbal hazırlıyorlar. 18 yaşındaki çocuk iş istiyor. 6.5 milyon işsiz var. Garibanın çocuğu El Bab´a gider, PKK ile mücadele eder, Ankara´daki beylerin çocukları 18 yaşında milletvekili, ömür boyu askerlikten muaf olacak. Bu evet diyenin vicdan muhasebesi yapması gerekir. Her anne ve babanın onu ve gururla hayır oyu kullanmalıdır" diye konuştu.
Türkiye´deki Suriyeliler
"Türkiye´deki 3.5 milyon Suriyeli birinci sınıf, bizim vatandaş üçüncü sınıf vatandaş" diyen Kemal Kılıçdaroğlu, "Hastanede sıra beklemezler, üniversite sınavlarına girmezler. Onlar iş yeri açtığında vergi ödemez, bizimkiler öder. Şimdi diyorlar ki evet oyunu verin Suriyelilere vatandaşlık verelim. Böyle bir şey olmaz. Bunun partilerle ilgisi yok, şahıslarla da yok. Liberal, sosyal demokrat, ülkücü, milletvekili, Atatürkçü kardeşim hep birlikte ülkenin kaderini belirleyeceğiz. Ne zaman ayın 16´sında. Biz demokrasi istiyoruz, hep birlikte yaşamak istiyoruz. 80 milyon bir arada huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bu anayasa değişikliğiyle, üstünlerin egemenlerin hukukunu getiriyorlar. Parti devletini getiriyorlar. Cumhurbaşkanı partili, bakanlar, başkan yardımcıları vali kaymakam partili, müftü partili emniyet müdürü partili. Partisiz olan devre dışı alıyor. Parti devleti değil, vatandaşına hizmet eden devle istiyorsanız onurla gururla hayır, oyunu vereceksiniz. Devletin her imkanını kullanıyorlar, vatandaşa neden evet diyeceklerini anlatamıyorlar. Biz sadece Allah´ımıza ve vatandaşımıza güveniyoruz. Hayır çıkarsa sosyal yardım kesilir diyorlar. Neden kesilsin. Biz takipçisi olacağı, 5 kuruşu dahi kestirmeyeceğiz. 16 Nisan´da sandığa onurla ve gururla demokrasi söylemi içinde düğün havası içinde gideceğiz. Bugün hava güzel, kahveye gideceğim, kadınlarla konuşacağız sakın demeyin. Hep beraber sabahın köründe eşiniz çocuklarınız ve akrabalarınız hep birlikte sandığa gideceğiz. Bir parti seçimi bir kişi seçimi değil bu Türkiye´nin geleceğini oylama seçimidir" ifadelerini kaydetti.