YÖRÜKLERLE KEÇİLERİN DANSINDAN RESİMLER

Öğretmen Ressam Sayım Koç  01.11.2017 günü Adana Büyükşehir 75. Yıl Sanat Galerisi’nde, Toros Yörüklerinin yaşamını anlatan resimlerini sergiledi. Sergide kırktan fazla tablosu yer alıyordu.

Ressamı tanıyalım:

Sayım Koç 1956 Mersin doğumlu. 1976’da Mersin İlköğretmen Okulunu bitirdi. 1989-1990’da Resim-İş Eğitimi kurslarına katıldı. Ayrıca Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Sanat Galerisi’nde Ressam İlhan Çevik atölyesinden dersler aldı. Mersin- Merkez İlkokullarında Resim-İş öğretmenliğine başladı.

1996’da da Mersin Devlet Güzel Sanatlar (MDGS) müdür yardımcılığına atandı. 11.01.1999’da siyasete atıldı; görevden ayrıldı. Mersin Güzelyalı Belediye Başkanlığına seçildi. 2009’a kadar görev yaptı.

İçel Yörtürk Vakfı Yönetim Kurulu ve İçel Sanat Kulübü üyesidir. Çocukluğundan beri resim yapmaktadır. 29 kişisel sergi açtı. Yurt içinde dışında koleksiyonlarda yapıtları bulunmaktadır.

Toroslarda çobanlık da yapan ressam Yörüklerin yaşam biçimlerini yakından tanığı oldu. Gözlemlerini, düşüncelerini resimlerinde oldukça yalın, somut bir biçimde betimledi. Yeryüzü ve gökyüzünün, dağların, suların, ormanların, bitkilerin, Yörüklerin göç serüvenini, çadırını, yaşam biçimlerini renk ve çizgilerle yansıttı.

Tablolarına bakalım neler göreceğiz?

Karşımızda göç kervanı; önde eşeği, deveyi çeken kadınlar, eşeğe bindirilmiş bir çocuk dağ yolundan ilerliyorlar, dağların sırtlarında ağaçlar gökyüzünün maviliklerine uzanıyor…

Arslanköy’ü gösteren tablosunda ise kar dikkati çekiyor, koyun, ağaçlar, evler ve çocuklar görülüyor. Hemen insanın karlı görüntülere atlayası geliyor, çok canlı, anlatıcı bir tablo bu.

Evin önünde keçiler durmuş bekleşiyor; birini sağıyor bir kadın ve dağlarda koyunlar… sıralanıyor.

Kış mevsiminde yağmur yağınca dam akmasın diye damı loğluyor bir kadıncağız… Bir bey iki öküz ve eşiyle çift sürüyor, sığırlar yatmış çekilmiş dinlenmeye ve bir çadırın önünde taş dibekte bulgur döven kadınlar…

Sere serpe  yatmış keçiler koyunlar… Sırtında bir çocukla eşeğe binmiş bir kadın dağ yolunda evine mi gidiyor ne?… Orakla ekin biçen insanlar… Yaylaya göçerken el ele tutuşan iki sevgili, yolların dağların tadını çıkara çıkara yürüyorlar…

Hele şu keçilere bakın ağaçların altında toplanmışlar birbirleriyle konuşuyorlar sanki; bir kadın güdüyor onları, bir köpek korumacılık yapıyor. İleride eşekle düven süren bir adam…

Renk, çizim, betimleyiş, tabloda duruş oldukça yetkin sıcak renklerin dansı okunuyor..