Son yazımda “Bugün AK Partiliyim” demiştim. AK Parti Karaisalı İlçe Danışma Meclisi’nin 83’üncü toplantısına katıldım. Bazı toplantılarına gittim de bugüne kadar hiçbir danışma(ma) meclisine katılmamıştım.

Daha önce 82 defa olmuş bu toplantı. Acaba dedim kimlere ne danışacaklar, diye merak ediyordum. Ben de o gün AK Partili oldum ya, belki bana da danışırlar diye umdum aslında. Merakla ve heyecanla bekledim sonuna kadar.

Salonun dışı da kalabalıktı içi de. Ve hiçbir partiye nasip olmayan bayan ağırlıklı bir toplantıydı. MHP’de erkek hegomanyası sürüyor. Orada fazla bayan bulamasınız. Görseniz de sesleri pek çıkmaz. Erkek partisi diyebilirsiniz. Bu nedenle AK Parti daha şanslıydı. MHP’den söz açmışken Hatice Efe’den sonra İlçe Kadın Kolları halen oluşmadı. O ayrı bir yazı konusu olacak tabi.

X x x

Beklenti büyüktü bende. Herkes sırayla söz alır, yeni fikirler öne sürerler, AK Parti daha ileriye nasıl götürülür diye üyeler konuşur sandım. Ama ne gezer… Adı gibi de oldu. Danışma..

Salonun içinde ve dışında o kadar çok tanıdık yüzler var ki, hepsi ile tokalaşamadım.

İçeri girdim. Yine büyük bir kalabalık… Ancak ön sıralardakilerle selamlaşabildim. Bir önceki yerel seçimde ne kadar partiye ihanet eden varsa hepsi de oradaydı. O ihanetçiler kendi partilerine çalışsalardı veya çalışmayıp ta sadece oy verselerdi Yusuf İyi AK Parti’nin Karaisalı Belediye Başkanı idi. Olmadı. Tabi seçim kaybetmenin başka nedenleri de vardı ama ben oralara girmek istemiyorum, sadece salon içinde gördüğüm bir olayın durum tespitini yapıyorum. İsmi vermek istemiyorum, herkes kendini biliyor zaten. Karaisalı küçük bir yer. Biz 40 kişiyiz, birbirimiz biliriz atasözü de zaten boşuna söylenmemiş.

Önce sunucudan başlamalıyım. Genç bir arkadaş. Davudi bir sesi var. Kaç yıldır Kızıldağ’da Köylerarası Futbol Turnuvasının sunuculuğunu yapıyor. Süper lig takımlarının maçlarındaki gibi sunuculuğla, katılanları coşturuyordu. Salonda da aynı şekildeydi. Kim diye sormayın, bizim Ahmet Başgen’di. Eskiden bir Mehmet Sürmelimiz vardı, o bu tür toplantıları idare ederdi. Koca kurt yaşlandı artık. Kenara çekildi. Boşluğunu Ahmet Başgen dolduruyor. Ona bir Altın Mikrofon ödülü vermeli aslında.

Salona İl Başkanı Fikret Yeni, arkasında İlçe Başkanı Mustafa Ekici patlatılan konfetiler eşliğinde girdi. Klasik açılış yapıldı. Yani saygı duruşu, İstiklal Marşının söylenmesi, Kuran-ı kerim okunması ve dua. Her yerde her zaman bu şekilde açılış yapıldığı için klasik dedim. Yanlış anlaşılmasın.

İlçe Başkanı açış konuşması yaptı. Daha sonra Divan oluştu. Divan Başkanlığına ilçe başkanı geldi. Sonra sırayla divanda görev yapan Kadın Kolları Başkanı, Gençlik Kolları Başkanı, İl Başkanı Fikret Yeni ve sonra da yeni milletvekili Abdullah Doğru konuştu. 3 aylık bakanlık yapan milletvekili Fatma Gül Demet Sarı da oradaydı ama niye konuşmadı veya konuşturulmadı, bilemiyorum.

Divan Başkanı olan İlçe Başkanı toplantıyı kapatırken dilek ve temenniler bölümünde “Görüş belirtmek var mı?” diye sormadı, soru sormak isteyen var mı diye sordu. Hiç kimse soru sormak için el kaldırmadı. Ve toplantı sona erdi. Yani kimseye bir şey danışılmadı. Ben hiç katılmadığım AK Parti’deki Danışma Meclis geleneğinin böyle olduğunu bilmiyordum. Demek ki AK Parti usulü Danışma Meclisi böyle oluyormuş. Deneyimledik.

Yapılan konuşmalarda ise aday adaylarına tavsiyeler vardı. Bu tavsiyeleri sitemizde haber olarak yazdık zaten.

X x x

Eğer bana bir söz düşseydi (düşmeyeceğini gayet iyi biliyorum) benim diyeceklerim vardı. Kendimi hazırlamıştım. Diyecektim ki:

1-Neden Karaisalıspor’a sahip çıkmıyorsunuz?

2-Karaisalı Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi her yıl Kızıldağ’da düzenlenen köylerarası futbol turnuvasına sahip çıkıyor, siz niye yeşil beyazlı kulübe sahip çıkmıyorsunuz? Üstelik Karaisalıspor’un başkanı da sizin partiliniz ve aday adayınız.

3- Karaisalı Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi Kızıldağ turnuvasına öyle bir sahip çıktı ki, turnuvanın kurucusu Karaisalılar Derneği’ni bile dışarı attı. Ama Karaisalıspor’a sahip çıkmadı. Kızıldağ turnuvasına harcanan paranın 10’da birini yeşil beyazlı takımımıza harcamadılar.

4- Partinizin başkanı dahil olmak üzere bir çok işadamı parti yönetimde veya üye olarak çalışıyor. Belki kamu ihalelerine girip para kazanıyor. Ayrıca özel yatırımcılar var. Fabrikalar var.  Hiç maddi yardımda bulunamazlar mıydı? Formalara göğüs reklamı veremezler miydi: Maçtan sonra sporculara birer dürüm kebap yediremezler miydi? Futbolcuları sahaya götürüp getirecek olan minibüsü tutamazlar mıydı? Maçtan önce soyunma odasına gelerek futbolculara “Galip gelirseniz sizlere 100’er prim vereceğim” diyemezler miydi? Ya da maç öncesi veya sonrası bir tepsi baklava veremezler miydi?

5- İlçe Yönetimi, denetimi, kadın ve gençlik kolları ve üyeleri hafta sonu hiç olmazsa Karaisalı Stadındaki maçları izlemeye 100 kişiyi getiremezler miydi?

Gibi gibi soruları yöneltecektim. Ama olmadı. İnşallah 84’üncü Danışma Meclisi’nde benim tarafımdan bu sorulara muhatap olmazlar diyorum. Ve zaman geçmiş değil. Ligler yeni başladı. AK Parti kaçırdığı treni hiç olmazsa Hacıkırı’da yakalarlar umudu ile tüm AK Partililere selam ve saygılarımı sunuyorum.

NOT: Bir MHP’li, İlçe Başkanı Sayın Ekici’ye toplantı sonunda dışarıda sohbet anında, “Eksik yaptınız Başkanım. Oradakilere “yerel seçimlerde aday gösterilsek de gösterilmezsek de partime ve  adayına çalışacağımıza” dair yemin ettirecektiniz” dedi.