Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi42
Bugün Toplam294
Toplam Ziyaret1822984
M. Demirel Babacanoğlu
karaisalihaber@hotmail.com
BABA OLMAK BABAM
16/06/2023

 

On sekiz haziran babalar günü. Özellikle seçtim bu başlığı. Baba nasıl olunur? Bu konuda hiç düşündük mü? Düşünün bakalım neler çıkacak ortaya!?

Baba olmanın bir okulu yok. Aileden ne gördüysek o. Yani babamızdan ne öğrendiysek o. Ben kendi babamı düşünüyorum? Babasını hiç görmemiş. Daha bebekken babasını almış götürmüşler Irak Cephesine. Şehit olmuş. Sıbyan Mektebi (İlkokul)’ni bitirdiği yıllarda annesinin kaybetmiş; 11-12 yaşlarında çocuk. Kalmışlar iki kız kardeşle. Sıkıldıklarında  Menevşe halalarının yanına gitmişler. Sonra ağaların beylerin oğlağını gütmüş, çiftini çubuğunu sürmüş; gençliğini de yaşayamamış doğru dürüst…

Yakışıklıymış. İyi giyinirmiş. Halay çekermiş, güreşirmiş düğünlerde.  Yaka cebinde kırmızı ipekli mendili varmış… Kızlar bakarmış imrenerek…

Çocukluğumdan anımsıyorum; gıcırdaklı kundurası, cep ağızları, paçası, uçkurluğu örmeli şalvarı, bordo kumaş ceketi vardı. İyi giyinirdi, yakışıklıydı, sesi güzeldi; yeşil kurbağalar, makber, keklik (…) şarkısını söylerdi. ..

Kızlar aşık olmuşlar; istetmiş babam, ama kız babaları vermemiş. Kaçmak istemişler, onu da halası Emine Hanım engellemiş.

Babam en sonunda anamı istetmiş. Anam esmer güzeli, disiplinli bir kadındı. Anamın anası nenem eşini Çanakkale’de şehit vermiş… Zor günler yaşamışlar.

“O keleş (yakışıklı) oğlan bizim kızı mı istiyor”  demiş. “Heye” demişler dünürcüler. Nenem yiğit kadın, yiğitleri sever. “Verdim gitti” demiş.  On bir çocuğu olmuş, yedisini küçük yaşta kaybetmiş.

Ne acı değil mi?

Kolay mı? Baba acısını, ana acısını, çocuk acısını çekmek?  Acının ne menem bir şey olduğunu bilirsiniz. Acıklı türkülerde, şarkılarda tutamazdı kendini babam, ağlardı.  

En çok Keklik  şarkısını söylerdi:

“Keklik gibi kanadımı süzmedim /Murad alıp doya doya gezmedim/ Bu kara yazıyı kendim yazmadım/ Alnıma yazılmış bu kara yazı/ Ağlarım bazı/ Gönül eyyy… sebep ey...”

Şimdi zurnanın “zırt dediği” yere geldik. Bu karmaşa yaşantı içinde babam, nasıl öğrenecekti baba olmayı?  Hangi baba öğrenebilir?

El yordamıyla, göz yordamıyla, akıl yordamıyla baba oldu. 1972 yılında 57 yaşında toprağa verdik…

Babamı her düşündüğümde benim de aklım allak-bullak olur!!! Tanrı rahmet etsin, mekanı cennet olsun… Gözlerim dolu dolu anıyorum…Sevgiyle saygıyla…

13.06.2023, Çamlıyayla

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



291 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ATATÜRK ÖLDÜ MÜ - 09/11/2024
Yazan: M. Demirel Babacanoğlu
GEÇMİŞTEKİ BEN…/ Öykü - 24/10/2024
GEÇMİŞTEKİ BEN…/ Öykü
OKULLARDA TEMİZLİK - 19/10/2024
OKULLARDA TEMİZLİK
CEM SULTAN - 09/10/2024
CEM SULTAN
UYKUSUZLUK ÖYKÜSÜ - 06/10/2024
UYKUSUZLUK ÖYKÜSÜ
YAŞAM BU BUDEĞİL Mİ - 05/08/2024
YAŞAM BU BU DEĞİL Mİ
ÜZÜM VE YARARLARI - 29/07/2024
ÜZÜM VE YARARLARI
İNSANLIK SAVAŞLA DENENMEZ - 20/07/2024
İNSANLIK SAVAŞLA DENENMEZ
MADIMAK - 03/07/2024
MADIMAK
 Devamı
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028