Biliyorum şimdi yazacaklarıma bazıları kızacaklar. Varsın kızsınlar. Yılmaz Güney'in Fransa'daki Anıt Mezarı için para toplamak amacıyla ilk geceleri organize ederken "Yaşasın Onuncu Köy" demesini ondan öğrendim.

Adana CHP Aday Listesi'ne kızmayacak tek çevre listenin kazanabilecek sıralarında oturanlardır. Onlara da diyecek yok. Hakları.

Kimine havadan piyango vurmuş olabilir. Kimi her türlü çok çaba harcamış olabilir. Sonuçta ilginçtir ön sıralarda olanlardan bazılarının daha düne kadar üyesi bile olmadığı CHP'nin Genel Merkezi onları ilk sıralara yerleştirmiş. Ne mutlu onlara.

Aslında açık söylemek gerekirse takdir ettiğim dostum Ömer Çelik CHP için bir Adana Listesi hazırlasaydı sanırım CHP Genel Merkezi'nden daha insaflı olurdu. CHP Adana Listesi, AK Parti ve MHP için bir seçim hediyesine benziyor.

Listenin birinci sırasında oturan Faruk Bey çok takdir ettiğim bir şahsiyet. Kendisini Mustafa Sarıgül'ün en güvendiği yol arkadaşı olarak tanıdım. TDH kendi kendini fes etmeseydi ve bir şekilde TBMM'de temsil şansına sahip olsaydı Adana birinci sırası gene Faruk Beyin olurdu. Çok iyi bir diplomat ve Dış Politika uzmanı.

Bence ona da haksızlık edildi. CHP Adana'nın "canı gönülden desteklediği bir listenin başında olmayı" hak ederdi. Şimdi başarısızlığın faturasını da ona keserlerse şaşırmam.

Liste bayağı ilginç. Adana'da ofisini ziyaret ettiğimde bana "merhaba" dedikten sonra "Ozan Ceyhun sen Alman ajanı mısın?" diye soracak kadar Sosyalist Enternasyonal üyesi bir partinin kafa yapısına ters "komplo teorileri" ile yatıp kalkan "nur topu" gibi milletvekili olacak CHP'nin Adana'da. Aslında onunla ilgili anlatacak daha başka öyküler de var. Mesela bir broşür öyküsü. "Arkası yarın" diyelim şimdilik.

Sosyalist Enternasyonal ile bu derece çelişebilir bir üye partinin aday belirlemesi. Bir yıldır Adana CHP'nin nasıl öz veri ile çalıştığını ve Adana'yı CHP'nin kalesi yaptığını izlemekteyim.

CHP Tabanı ve özellikle CHP'li kadınlar ve gençler canla, başla "Kemal Kılıçdaroğlu'nu" desteklemek için koşturdular.

Nedendir bilinmez. İl Başkanlığı Seçimi'nde "telefonla verilen emre uyulmamasının öcü mü alındı?" kim bilir! Her halukarda CHP İl Yönetimi'nin, İlçe Teşkilatları'nın ve tabanın neredeyse tamamının istediği isimler milletvekili olamayacaklar.

Sosyalist Enternasyonal üyesi hiç bir partinin Merkez Yönetimi böyle bir uygulamaya cesaret edemez. Ama burası Türkiye! Sağolsun Partiler Yasası.

CHP Seçmeni için neredeyse MHP ve AK Parti listesindeki milletvekili adayları daha cazip adaylar haline geldi.

Mustafa Sarıgül ister sevin, ister sevmeyin bugüne kadar Türkiye'de Sosyalist Enternasyonal üyesi sosyal demokrat partiler için tek uygun "önseçim uygulamasının" savunucu durumunda. CHP sınıfta kaldı.

Deniz Baykal ve Önder Sav döneminin en sert şekilde eleştirilen aday belirleme sistemi yeni CHP'nin de "gelen gideni aratır" dedirten hali oldu!

Adanalı bir CHP üyesi olsam Adana'da CHP'ye oy vermeye elim varmazdı. Kendimi "resmen enayi" gibi hissederdim. Bu durumda olanları çok iyi anlıyabiliyorum.

Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Başkanı Turgut Öker İstanbul'da bağımsız adaylığını açıkladığında "CHP oylarını böleceksin" diye ona kızan bazı Aleviler Türkiye genelinde listeleri gördükten sonra ona hak vermekteler. Ne diyeyim başka?

Adana CHP'nin motoru kadınlara inat ilk dört sırada bir kadın adaya bile yer verilmeyen ve "Deniz Baykal Diktatörlüğü zamanında cezalandırılan" Soner Çetin'in listeye bile giremediği CHP Adana Listesi üzüyor. İyi ki oyumu Adana'da vermeyeceğim.