Dünya üzerinde bulunan devletlerin kuruluş temelinde az veya çok makul ölçülerde dini gerekçeler bulunsa da daha çok insani değerlere dayanır. Fakat İsrail devletinin kuruluşu diyebiliriz ki tamamen dini değerlere dayanmaktadır. Tevrat inanışına göre Yahudiler Tanrı tarafından seçilmiş bir kavimdir. Tevrat’ta;

        Arz-ı Mev'ud, Allah'ın Hz İbrahim ve onun soyundan gelenlere vermeyi vaad ettiği toprakların adıdır. Ve "Ahde riayet etmeyen Arz-ı Mev'uddan mahrum kalacak ve lânetlenecektir " (Yeremya 11/3)
         "Çünkü sen Allah'ın Rabbe mukaddes bir kavimsin, Allah Rab yeryüzünde olan bütün kavimlerden kendine has bir kavim olmak üzere seni seçti. Rabbin sizi sevmesi ve sizi seçmesi bütün kavimlerden daha çok olduğunuz için değildir." (Tesniye, 7: 6-7) denilmektedir.
          
          Burada Yahudilerin tümü bu şekilde düşünüyor dememekle birlikte büyük bir çoğunluğu bu inanışa sahiptir. Dindar Yahudiler Nil den Fırat’a kadar uzanan kutsal toprakların kendilerine tanrı tarafından vaad  edilen topraklar olduğuna ve buraların ele geçirilmesi için ne gerekiyorsa yapılmalıdır inanışına sahiptirler. İşte bu nedenledir ki İsrail ve çevresinde sürekli dünya problemler yaşamaktadır.

          Türkiye olarak en son İsrail’le, malumunuz Mavi Marmara Gemisi olayını yaşadık. İsrail’in şartlar ne olursa olsun 9 sivili uluslar arası sularda öldürmesi hiçbir şekilde izah edilemez. Hele de bu sivillerin bir yardım gemisinde bulunması, olayı tamamen vahim bir hale getiriyor. Birleşmiş milletlerin hazırladığı rapora bakıldığında öldürülen dokuz sivilden beşinin sırtlarından, dördününde çok yakın mesafeden öldürüldüğü, İsrail’in ölümlerle alakalı olarak ikna edici bir izahta yapamadığı açıkça belirtiliyor. Gemide bulunanlar her şeyi göze alaraktan oraya gitmişler. İyi niyetlerinden şüphemiz yok. Ancak başta bu işin organizesinde hatalar yapıldığını düşünenlerdenim. Olayı organize edenler ve yetkililer karşımızda normal bir devlet olmadığını biliyorlardı. Adamlar Filistin söz konusu olduğunda zaten sorun yaratmak için her zaman fırsat kolluyorlar. Acaba İsrail’li yetkililerle ikna edici görüşmeler yapılamazmıydı. Yada gemiye ilk atlayan üç İsrail askerinin üzerine saldırıp ele geçirerek, adamların istedikleri kozu niçin  ellerine verdik. Tüm olumsuzluklara rağmen bu iş daha aklı selim bir şekilde davranılarak yapılamazmıydı. Söylemek istediklerimiz yanlış anlaşılabileceğinden, tekrar ediyorum İsrail’in yaptığı kesinlikle kabullenilemez bir durumdur. Burada söylemek istediğimiz dokuz insan can verirken, acaba bizim hiç organizede hatamız olmadımı? sorusunu kendimize sormalıyız diye düşünüyorum. Karşımızda sorunlu bir devlet olsa dahi inancımız gereği olayın başlangıcını objektif bir şekilde değerlendirmemiz gerekmiyor mu?
           Takdiri sizlere bırakıyorum.