Karaisalı çok eski bir yerleşim yeri. Tarihin derinliklerine inildiğinde görülüyorki ilçemizin geçmişi Romalılara kadar uzanıyor. Roma devrine ait Midilli şehrinin kalıntıları bunun göstergesi. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu zamanında da Karaisalı’ya çok önem verildiği görülüyor. Kanuni Sultan Süleyman zamanında tutulan defterlerden Tapu-Tahrir defterine bakıldığında; 1526 yılında Karaisalı’da 73 cemaat oba, 1956 hane ev bulunduğu, Karaisalı’nın merkez ve köylerinin nüfusunun 10.000 ‘e yakın olduğu, 162 Hiristiyan 1834 Türk evi olduğu ayrıca istenirse savaşa hazır 2731 asker olduğu bilgilerine rastlanıyor.
       İlçemizde tarihi mekan olarak Karakılıç köyü yakınlarında Roma dönemine ait Milvan Kalesi, Altınova köyü yakınlarında tarihi ipek yolu üzerinde Kesiri han, Etekli köyünde Keçi Kalesi ve etrafında bulunan zindan, yanık kale ve tarihi kalıntılar bulunmaktadır. Ayrıca Adana’yı İç Anadolu’ya bağlayan Hacıkırı (Kıralan) köyünden geçen Hicaz ve Bağdat demiryolu üzerinde 1903 yılında Almanlar tarafından yapılan Varda (Alman) köprüsü bulunmaktadır. Ayrıca  Yerköprü mesire yeri, Kapız Kanyonu, Kızıldağ yaylası Kalayçılar köyü ve Varda köprüsü çevresi ilçemizin doğal güzelliklerine örnekler olarak verilebilir.
       Bu anlattığımız tarihi ve doğal güzellikler Karaisalı’mızı tanımayanlar için ufak bir bilgi olabilir. Ancak Karaisalı’lıların hemen hemen hepsi bunları bilir. Geçmişte bu kadar güzellikleri ve tarihte önemli bir yeri olan ilçemizin tanıtımı için Karaisalı’lar olarak maalesef pek bir şey yapmamışız.  Fakat son zamanlarda başta Karaisalı Kaymakamı Hidayet Sarı’nın Karaisalı’nın sorunlarıyla özellikle ilgilenmesi, tek tek köyleri gezerek problemleri yerinde görmesi, Karaisalı’nın faydasına olan çalışmaları ayrım göstermeksizin desteklemesi, diğer tüm devlet kurumlarıyla uyumlu bir şekilde çalışması, bir aksiyon insanı profili çizerek halkla iç içe olmayı tercih etmesi Karaisalı’ ya büyük katkı sağlamıştır. Basın olarak Vahit Şahin ‘in Karaisalı Haber Dergisini çıkarması da İlçemiz için ayrı bir olumlu gelişme olmuştur. Ayrıca sivil toplum örgütlerinin sayılarının artması ve bu örgütlerin Karaisalı yararına yaptığı faaliyetler ilçemize  renk katmaktadır. Geçen gün Karaisalı Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin sitesinde bir haberde dernek başkanı İsmail Demirkeser  ilçemizin  tanıtımına önem vermeliyiz diye bir demeç vermiş. Bu demecini çok önemli bulduğum  için yazıma aynen almak istiyorum.
      İlçemiziin tanıtımına önem vermeliyiz başlıklı haberde Demirkeser  şunları söylüyor;
      Yerleşim yerleri için kaynaklar sabit kalır, hatta azalırken yeni ihtiyaç alanlarının oluşması, turizm fikrini ciddi biçimde ön plana çıkardı. Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de yerleşim yerleri, turizm gelirleri yoluyla yeni kaynak yaratma çabasına girdiler.
      Bilindiği gibi; turizm öncelikle tanıtım demek… Dolayısıyla yerleşim yerlerinin tamamının bir turistik ürün olarak ele alındığı  turizm, yerleşim yerinin tanıtılması anlamına geliyor. Bu anlamda bulunduğunuz yeri çok iyi tanıtmanız gerekiyor. Geçtiğimiz pazar günü KARSİAD olarak Karaisalı'nın tanıtılması anlamında bir adım olarak Adana AFAD üyelerinden bir grubu ilçemize davet edip ağırladık. İlçemizle ilgili çok olumlu yorumlar aldık. Bu tip tanıtım faaliyetlerini artırmamız gerekiyor .
      Yukarıda da anlattığımız gibi bu kadar güzelliklere sahip ilçemizin tanıtımını devlet yetkilileri, özel kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve Karaisalı’lılar olarak el birliğiyle çalışarak çok iyi bir şekilde yapmalıyız. Böylece ilçemiz için her yönden faydalı olacak bu tanıtım vasıtasıyla özlenen Karaisalı’ya kavuşabiliriz. Son yıllardaki bahsettiğimiz olumlu ve uyumlu çalışmalar devam ettiği sürece Karaisalı ayağa kalkmaya başlamıştır. İnanıyoruz ki bu ayağa kalkış ilerde adeta şahlanmaya dönüşecektir.