Milliyetçi Hareket Partisi'nin üst düzey yetkilileri ile dün görüşme fırsatım oldu. Hepsinin suratından düşen bin parça. Ben de Soma faciasında ölen 301 vatandaşımız için halen yas tutuyorlar sandım, baş sağlığı diledim.

-"Dostlar sağolsun" dediler.

"Mağersem" tuttukları yas başkası için miş. Önceleri söylemek istemediler. Daha sonra ufak ufak anlatmaya başladılar.

MHP'liler, AK Parti Karaisalı İlçe Başkanlığından istifa etmek zorunda kalan Ünal Işık için yas tuttuklarını söylediler.

Daha da hayret ettim. Halbu ki sevinmeleri gerekir diye düşündüm dü. Niye diye sordum. Arkadaş anlattı:

"O olmasa idi biz Karaisalı'da seçimi zor alırdık.

Onun köyünde MHP İlçe Belediye Başkanlığına çok yüksek oy çıktı. Ayrıca Belediye meclis üyeliğini orada biz kazandık. Hatta Büyükşehir'de en çok oy O'nun köyünde bize çıktı.

O, AK Parti'yi ikiye, üçe, dörde böldü. Ona tepki duyanlar bize oy verdi...vs."

Laf uzadıkça uzuyor.

Durum böyle.

Küçük yer işte. Dedikodusu bol olur.

REENKARNASYONA İNANIRIM

Yine aldığım son duyumlara göre Ünal Işık ile Fatoş Gürkan Hanımın araları açılmış. Ekecik'te şenliğe katılan Ünal Işık ile Fatoş Abla arasında sert tartışmalar da yaşanmış (telefonla da olabilir)

Evet, dünyanın sistemi, kaderi böyledir.

Düşenin dostu olmaz.

Bir tekme de siz vurursunuz.

Siyasette vefa olmaz derler. Kullanılıp bir kenara atılabilirsiniz.

Başkanlığı AK Parti kazansa idi Ünal kahraman olurdu. Kaybedince de böyle ederler adama.

Yine de Karaisalımız son yılların en önemli siyasetçisini kaybetti diyebiliriz.

Ama hiç beli olmaz küllerinden yeniden doğabilir.

Ben reenkarnasyona inanırım.

(Reenkarnasyon:Ölümden sonra yeniden bedenlenme)