Oğuz Adem Selçuk
karaisalihaber@hotmail.com
DÜNDEN BUGÜNE KARAİSALI’DA BASIN (7)
19/11/2014 Karaisalı’nın basın
tarihindeki beşinci sıradaki yayın organı “Bizim KARAİSALI’nın Sesi”
Gazetesidir. Başlık siyah beyaz olup hemen altında Yıl:1, Sayı:1, 27 Mart
1998 Cuma, Fiyatı: 50.000 TL. Manşetten verilen “Karaisalı
Kaymakamı Nevzat Korkmaz Durdurak Bilmiyor ÇALIŞKAN KAYMAKAM!...” Kaymakam
Nevzat Korkmaz’ın bir resmiyle desteklenen haber, “Karaisalı İlçesine
geldiğinden buyana olumlu çalışmaları ile halkımızın büyük sempatisini toplayan
Korkmaz, şimdi de Kuvayı Milliye Anıtı yaptırıyor” spotu ile devam
ettirilmiştir. Yine birinci sayfada “Karaisalı Emniyet Amiri Necati Aymayan”
“DTP’de Duran Balcı Yeniden Başkan” haberlerini birinci sayfada
görmekteyiz. Sağ alt köşede “Başlarken” başyazısı var. İkinci ve
üçüncü sayfalarda birkaç yerel haber görmekteyiz. Dördüncü sayfada bütün
gazetelerde alışkın olduğumuz spor haberlerini göremiyoruz. Belki ilk olmanın
getirdiği heyecandan unutulmuş olabilir veya kayda değer bir spor haberi
bulunmadığından böyle bir sayfa düzenlenmemiş olabilir. Bunun yerine Belediye
Başkanı Hasan Hüseyin Kuşçu’nun bir resmi ve altında “Gazetenizi Destekliyorum”
beyanı verilmiştir. Dört sayfa halinde yayına
giren Bizim Karaisalı’nın Sesi Gazetesi, yarım boy sayfadan oluşmaktadır.
İkinci sayfanın sağ alt köşesindeki künye bilgileri şöyledir: Bizim
Karaisalı’nın Sesi, Haftalık Mahalli Haber Gazetesi… Sahibi: Bahri Çolpan, Yazı
İşleri Müdürü: Ahmet Mahmut Şekerci, Yönetim Yeri: Selampınar Mahallesi,
Belediye Dükkanları Karaisalı/Adana, Dizgi-Baskı: Başak Gazete ve Matbaa
Tesisleri, Dr Kobaner Pasajı İçi No. 7 Osmaniye… Bizim Karaisalı’nın Sesi
Gazetesinin 25 Mayıs 1998 Tarihli dördüncü sayısında yayınlanan “ Sizlerle
Gurur Duyuyoruz” başlıklı köşe yazımda, gazeteyi hazırlayanlara teşekkür
ettikten ve başarı diledikten sonra yaşayacakları olası sıkıntılardan söz
etmiştim: “ Çünkü yerel anlamda
basın yoluyla halka hizmet etmenin ne kadar zor ve yorucu, bir o kadar da
faaliyet alanı sınırlı bir iş olduğunu çok iyi biliyorum. Zira 1993-94
yıllarında Karaisalılar Derneğinin yayın organı “Karaisalı” Dergisinin Genel
Yayın Yönetmenliğini yapmıştım. Süreli bir yayın organını yayınlamanın
zorluklarını o zaman yakından gözlemledim, sıkıntılarını çektim ve yaşadım. Bu durumda belli bir
yöreye yönelik yayın yaptığınız için, yöresel haber bulmakta zorlanıyorsunuz,
yöresel yazı, resim ve söyleşi temin etmekte sıkıntı çekiyorsunuz. Resmi ilan
alamıyorsunuz. Çünkü basımını yaptığınız matbaa, Karaisalı’da değil… Bütün bunları aşarak
hazırladığınız dergi veya gazeteyi matbaaya verir, basımını beklersiniz. Burada
da başınız sıkıntıdan kurtulmaz. Çünkü hedeflediğiniz takvim, alt üst olur.
Matbaadan sözleştiğiniz günde gazeteyi almanız mümkün olmaz. Mutlaka bir
gecikme yaşarsınız. Böylece binbir sıkıntıdan
sonra okuyucuya ulaşırsınız ama yine de beklenen ilgiyi göremezsiniz. Neden?
Nedeni şu: Haberlerin ve yazıların hazırlanması aşamasında, matbaada gazete
veya derginin basımı esnasında kaybedilen zaman, haberlerin bayatlayarak ve
yorumların aktüalitesini yitirerek okuyucuya ulaşmasına sebep olur. Ulusal ve boyalı basın
organları, dünyayı önümüze koyarken; en taze haberleri, en kısa zamanda
bilginize sunarken, elbette sizin haftalık olarak hazırladığınız, bin bir
güçlükle okuyucuyla buluşturduğunuz gazetenizdeki bazı haberler, bazı duyarsız
kişilere çok eski bir hikaye gibi gelir. Ama gerçekten duyarlı bazı
insanlarımız ise, sırf bizim mutfağımızda hazırlandığı, sırf bizim yöremizin
sorunlarına çözüm aramak ve de insanlarımız arasında iletişim sağlamak için
çıkarıldığını bildikleri gazetelerine sahip çıkarlar, destek olurlar. Kutsal
bir nesneye saygı duyarcasına dokundukları gazetelerini satır satır okurlar.
Zaten yerel basın organları da böylesi insanlardan alınan güce dayanarak
yayınlarını sürdürme başarısını sağlarlar. Selam olsun onlara! İşte böylesine meşakkatli
ve çilesi olan bir işe giriştikleri için (Bizim Karaisalı’nın Sesi) Gazetesinin
sahip ve yöneticilerini kutluyorum. Yollarının uzun, başarılarının daim
olmasını diliyorum.” Benim kendi arşivimde,
Bizim Karaisalı’nın Sesi Gazetesinin en son 4 Aralık 1998 Tarihli 13. sayısı
bulunmaktadır. Bu son sayı mıdır yoksa Gazete yayınlanmaya devam etmiş de benim
mi elime geçmemiş? Bu konuda hiçbir bilgiye sahip değilim bugün için. Bu
gazetemiz de kendi imkanları ölçüsünde bir misyon üstlenmiş ve yöremize hizmet
etmek adına bir güzel faaliyet göstermiştir. Karaisalı’nın basın
tarihindeki altıncı sıradaki yayın organı, Karaisalı
Haber Gazetesidir. Gazeteci Vahit Şahin, Karaisalı Gazetesinin yayın
hayatına son vermesi üzerine, yeniden bu alandaki boşluğu doldurmak ve basın
yoluyla Karaisalı’ya hizmet etmek amacıyla bir kez daha yola çıkmış ve yeni bir
gazete ile insanlarımızı buluşturma misyonunu üstlenmiştir. Önümde yarım sayfa
düzeniyle yayın hayatına “Merhaba” diyen Karaisalı Haber Gazetesinin üçüncü
sayısı duruyor. Bu kez, gazetenin sol üst köşesinde bir de logo var: Birkaç
adet murt. Kırmızı zemin üzerine küçük harflerle Karaisalı Haber adı beyaz
renkte yerleştirilmiş. Hemen altındaki siyah şerit içerisinde ise; Yıl:1,
Sayı:3, Haftalık Siyasi Gazete, 5 Ekim 2007, Fiyatı: 50.YKR bilgilerini
görüyoruz. Birinci sayfanın üst
kısmına Alman Köprüsünün resmi yerleştirilmiş ve “ Vali İlhan Atış,
Alman Köprüsüne Hayran Kaldı” başlıklı haber, manşetten verilmiştir. Ve
devamında “ Adana Valisi İlhan Atış’ın, Adana’nın Tarihi, Doğal ve kültürel
güzelliklerinin tanıtılması amacıyla İlçemizin Çakıt Kanyonu ve Alman Köprüsü
gezisi “ ayrıntılarıyla okuyucuya sunulmuştur. Birinci sayfaya yerleştirilen
diğer haberler ise, “Kuşçu, Almanya’da Turizm Elçisi Gibi ve Dededen
Toruna Fotoğrafçılık” başlıklarıyla verilmiştir. Sekiz sayfa olarak
hazırlanan Karaisalı Haber Gazetesinin son sayfası mutat olduğu üzere spor
haberlerine ayrılmıştır. İkinci sayfada iki ayrı köşe yazısına yer verilmiş
olup, diğer sayfalara da yerel haberler ve köşe yazıları
yerleştirilmiştir. Üçüncü sayfada ilginç bir mesajlaşma var.
Karaisalıhaber sitesinde yayınlanan bu ilginç yazışmayı bir kez de ben,
buradan nakletmek istiyorum. Ömer Işık imzasıyla
yazılan mesaj şöyledir: “ Adamın biri açları doyurmuş, çıplakları giydirmiş.
Halk ona sen velisin, sen azizsin demeye başlamışlar. Ancak, onları kimler,
hangi düzen aç ve çıplak bıraktı ise, onları anlatmaya başlayınca adama “vay
gidi komünist” demişler. 20 yıl önce üç aydın insan, Karaisalı’nın tozlu, karlı
yollarına düşmüşler, halkımızı aydınlatmak, uyandırmak istemişler, geri
kalmışlık, yoksulluk senin kaderin değil demişler, bu uğurda, bu amaçla gazete
çıkarmışlar. Her hafta sonunda gazetelerin tomarıyla tezgâh altına atıldığını
görmüştük. Bedava olsa bile halkımıza verilmediğine şahit olmuş, yüreğimiz
burkulmuştu. Halkımızın aydınlanmasını istemeyen gizli bir dirençle karşılaşmıştık.
Karaisalı’yı Tufanbeyli ile karşılaştırırdık. Çünkü sadece bu iki ilçemizde
bütün partiler aynı bina içindeydi. Her partide aynı aileden kişiler, siyasi
parti yönetimlerini paylaşmışlardı. Bu sülaleler için hangi parti iktidara
gelirse gelsin, onlar daima iktidarda idiler ve kişisel nemalanmalarını devam
ettiriyorlardı. İlçe merkezinden delegeleri kafadan yazıyor ve bu oyunu devam
ettiriyorlardı. Halkın kıymet-i harbiyesi yoktu. 20 yıl sonra ne değişti?
Kör Tabur’un Çocukları figüranlığa devam ediyor mu? Okuyucularımız
değerlendirsin. Sayın Adem Selçuk, Sayın Vahit Şahin yolunuz açık olsun.” Bu anlam yüklü, kahır dolu
mesaja Oğuz Adem Selçuk şu cümlelerle cevap veriyor: “Teşekkürler Sayın Ömer
Işık. Yorumunla ve tespitlerinle ortak duygularımızı bir daha ateşledin. Ve
bizi tam 20 yıl geriye götürdün. Duyarlılığın için teşekkürler. Evet, büyük
ütopyalarla ve büyük sevdalarla yola çıkmıştık. Bu yolda sen, bizimle harçlığın
da dâhil bütün maddi imkânlarını seferber etmiştin. Sevgili Vahit,
gazeteciliğini ortaya koymuş ve ben de âcizane dilimin döndüğünce, aklımın
erdiğince Türkçemizin güzelliğini halkımızla paylaşmaya başlamıştık ki, evet
bir el bizim bu sevdamızın üzerine yığın yığın kızgın küller serptiler. Nereden
geldiğini bilemediğimiz bu küller arasında birbirimizi kaybetme noktasına
getirdiler bizleri. Ama o, kötü bir kâbustu ve onu Vahit Şahin yendi. Şimdi bir
yol biterse yeni bir yol açarak yoluna devam ediyor. Bizimkisi, sadece Onu bu
aydınlatıcı ve uyarıcı yolunda yalnız bırakmamak. Duyguların ve hatırlattıklarından
işte böyle bir cevap doğdu. Teşekkürler, bizi yalnız bırakma.” Aslında bu mesajlaşma,
halkımıza basın yoluyla hizmet etme noktasında Sayın Vahit Şahin’i yeni
girişimi nedeniyle tebrik etmek ve başarı dilemekti ama 20 yıl geriye gittik ve
“Karaisalı’nın Sesi” Gazetesi serüvenini hatırlamış olduk. Belki farkında
olmadan… Çünkü o ilk heyecan, hala benim yüreğimin bir tarafında durmaktadır.
Ve hep, ilk günkü tazeliğini koruyarak, yenilenerek benimle birlikte
yaşamaktadır. Karaisalı Haber Gazetesi
yaşıyor mu? Üzülerek söylemek gerekirse, sizlere ömür, o da fazla uzun ömürlü
olamadı… Kendi gitti ama “Karaisalı Haber Net” sitesi olarak adı kaldı yadigâr.
Şimdilik dostlarımızla ve hemşehrilerimizle orada, sanal ortamda
buluşmaya devam ediyoruz. Nereye kadar? Tanrı bilir. Yüce Tanrıma binlerce
hamdü senalar olsun ki, Karaisalı’ya basın yoluyla hizmet etmek amacıyla
yayınlanan bütün gazete ve dergilerde düşüncelerim, köşe yazısı ve şiirler
olarak yayınlandı. Bana bu fırsatı veren çok değerli girişimci kardaşlarıma çok
teşekkür ediyorum. Onlara selam olsun! Yüce Tanrım, yollarını ve bahtlarını açık etsin!... (SON) |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
MENEMENCİOĞULLARI TARİHİNDE KARAİSALI VE YAKIN ÇEVRESİNDE GEÇEN KAZA, KÖY VE YER ADLARI - 05/08/2024 |
MENEMENCİOĞULLARI TARİHİNDE KARAİSALI VE YAKIN ÇEVRESİNDE GEÇEN KAZA, KÖY VE YER ADLARI |
MENEMENCİOĞULLARI TARİHİNDE KARAİSALI VE YAKIN ÇEVRESİNDE GEÇEN KAZA, KÖY VE YER ADLARI - 23/07/2024 |
MENEMENCİOĞULLARI TARİHİNDE KARAİSALI VE YAKIN ÇEVRESİNDE GEÇEN KAZA, KÖY VE YER ADLARI |
SİYASİ PARTİLERİN KURULMASI VE KAPATILMASINA DAİR DÜŞÜNCELERİM - 17/06/2024 |
SİYASİ PARTİLERİN KURULMASI VE KAPATILMASINA DAİR DÜŞÜNCELERİM |
BÜYÜKŞEHİRLERDE MUHTARLIK KALDIRILMALI - 04/04/2024 |
BÜYÜKŞEHİRLERDE MUHTARLIK KALDIRILMALI |
ELLİ YIL ÖNCESİNDEN BİR HATIRLAMA - 03/12/2023 |
ELLİ YIL ÖNCESİNDEN BİR HATIRLAMA |
CHP KURULTAYINDA DEMOKRASİ SINAVI.. - 06/11/2023 |
CHP KURULTAYINDA DEMOKRASİ SINAVI.. |
TÜRKLÜK BİLİNCİNİ KORUMAK (12 Eylül yıldönümünde) - 13/09/2023 |
TÜRKLÜK BİLİNCİNİ KORUMAK (12 Eylül yıldönümünde) |
ÇECELİ DEĞİL KARAİSALI - 12/08/2023 |
ÇECELİ DEĞİL KARAİSALI |
BUNDAN SONRA NE OLUR? - 01/06/2023 |
BUNDAN SONRA NE OLUR? |
Devamı |