Karaisalı Belediyesi eski Başkanvekili Ahmet Mahmut Şekerci, Facebook’taki sayfasında, “Sular yükselince balıklar karıncaları yermiş, sular azalınca da karıncalar balıkları yermiş. Kimin kimi yiyeceğine de suyun akışı karar verirmiş” demiş.

Ne demek istemiş?

 

Bunu bir çözümlemek gerekir.

 

Zeki Müren’in “Kahır Mektubu” şarkısı var. Tam yarım saat sürüyor. Birden aklımıza o geldi Şekerci bir yazardan alıntı yaparak, “Kimin kimi yiyeceğine de suyun akışı karar verirmiş” diyor.

 

Yani,

MHP’nin Büyükşehir ve ilçeyi kazanmasında bizim emeğimiz ve katkılarımız var ama bize değer verilmiyor, biz de zamanı gelince (sular çekilince) bizi yiyen balıkları o zaman biz yiyeceğiz mi demek istiyor?

Bekleyip göreceğiz.

 

Şekerci’yi Veysel Güngör teselli ediyor:

“Siyaset her zaman yola çıktıklarınla devam etmiyor. Çoğu zaman yolda buldukların, daha çok ortak menfaatlerin paylaşıldığı dostlarınla devam buluyor. Milli ve toplumsal menfaatlerin korunması ile değil kişisel menfaatlerin hayata geçirilmesi ile yoluna devam ediyor. Omuza alanlar omuz verenler basamak olanlar geride kalıyor. Zaten merdivende de basıp da geçtiğin basamak geride kalmıyor mu? Üzülme Sayın Şekerci, yaptıkların ata sporu güreşe, Karaisalı’nın tanıtımına toplumsal birlikteliğe katkıydı. Biz biliyoruz birileri bilmese de, Allah yolunu açık etsin.”

 

Davut Kara adlı arkadaşı da şöyle teselli vermiş Şekerci’ye:

“Sayın Ahmet başkanın senin değerini anlamayanlar utansın.”

 

Bizim de her zaman savunduğumuz bir görüş var:

Siyaset, birilerini sırtında taşıtma veya taşıma sanatıdır.